Sayın Hakim, PlatacoStillman'ı pazarlık masasına oturtmak bir yılımızı aldı. | Open Subtitles | حضرة القاضية, لقد لزمنا عاماً كاملاً لإحضار بلاتاكوستيلمان إلى طاولة المفاوضات |
O zaman size PlatacoStillman'a karşı çıkarlarınızda işbirliği yapmanızı öneriyorum. | Open Subtitles | إذاً اعتقد أن عليكم توحيد مصالحكم ضد بلاتاكوستيلمان |
PlatacoStillman davasında çalıştığını sanıyordum. | Open Subtitles | كنت اعتقد أنك تتابعين قضية بلاتاكوستيلمان |
Şirketiniz, PlatacoStillman geçen sene ne kadar kâr etti, Bay Francis? | Open Subtitles | شكراً لك إيزابيل الآن بالنسبة لشركتك بلاتاكو ستيلمان, كم بلغت أرباحها العام الماضي سيد فرانسيس؟ |
PlatacoStillman'un CEO'su müvekkilinizin Latin Star'ın ücretini hilekarlık yaparak ödemediğini söyleyecek. | Open Subtitles | سيقسم على أن موكلك, المدير التنفيذي لشركة بلاتاكو ستيلمان قد غش فيما يتعلق برسوم لاتين ستار |
PlatacoStillman ise, bu araştırmayı kendileri yaptırdıkları için haritanın kendilerine ait gizli belge olduğu kanaatinde. | Open Subtitles | وقامت بلاتاكوستيلمان بدفع أجور المسح وتعتبره جزءاً من أملاكها |
Biz davadan çekiliriz ve siz PlatacoStillman'la araştırma haritaları için uzlaşırsınız. | Open Subtitles | نحن سننسحب من الدعوى, وأنت ستتفاوض مع بلاتاكوستيلمان بشأن الخرائط |
PlatacoStillman'nun 50 milyonunu kabul etmeye niyetliydin. | Open Subtitles | قبل نهاية دوام العمل اليوم كنتم على استعداد لقبول 50 مليوناً من بلاتاكوستيلمان |
- PlatacoStillman'le uzlaşmada çıkmaza girdik. | Open Subtitles | وصلنا لطريق مسدود مع بلاتاكوستيلمان |
PlatacoStillman davasında. | Open Subtitles | دعوى بلاتاكو ستيلمان |
- PlatacoStillman. | Open Subtitles | بلاتاكو ستيلمان |