"poşeti" - Translation from Turkish to Arabic

    • كيس
        
    • الكيس
        
    • أكياس
        
    • وكيس
        
    • اكياس
        
    • الحقيبه
        
    • بكيس
        
    • كيسًا
        
    • مِنْ حقائبِ
        
    • تكييس
        
    Kadın 660 kg ve üstü böcek dolu çöp poşeti giyiyor. Open Subtitles وزنها 300 باونداً، فستانها عبارة عن كيس قمامة مملوء بأكمله بالحشرات
    Büyük boy çöp poşeti, duş bonesi ve bit şampuanı al. Open Subtitles هناك واحدة عند ناصية المنزل وأشترى كيس للقمامة وشامبو ومضاد للقمل
    O yüzden bunu bimeniz belki daha iyi hissetmenizi sağlayacak, bu olaydan önce Dwight, O'nun hayatını tehlikeye attı, ...kafasına, içinde yarasa olan bir poşeti geçirerek. Open Subtitles لكن قد يشعركم بقليل من التحسن لو علمتم انه قبل حدوث ذلك دوايت هدد حياتها بوضعه رأسها داخل كيس و الخفاش بداخله
    poşeti pişirme işleminden 1 saat önce buzdolabından çıkarmayı unutmayın yeter. Open Subtitles فقط تأكد من إزالة الكيس من الثلاجة قبل ساعة من الطهي
    Dylan şu kağıt poşeti kafama geçirdi, bir ömür düşünsem nasıl kurtulacağımı bulamazdım. Open Subtitles ديلين وضع هذا الكيس الورق على رأسي ولم أتمكن من معرفة كيفية التخلص منها
    Marul, salatalık, jambon, ampul ve çöp poşeti. Open Subtitles خيار ، خس ، لحم ، أكياس قمامة و مصابيح كهربائية
    Fincanım da burada. Tek ihtiyacım olan çay poşeti. Open Subtitles وضعت فنجاني هنا والآن كل ما أحتاجه هو كيس الشاي
    Senin kokain poşetin burda. Çölden geri gelince öteki poşeti vereceğiz sana. Open Subtitles هذا كيس كوكائين ستحصل على الاخر عند عودتك من الصحراء
    300 numaralı dolap, 20 esrar poşeti daha. Open Subtitles خزانة 300، آخر كيس 20 من الأعشاب الضارة.
    Logan kongre merkezi ve otelinden çamaşır poşeti. Open Subtitles كيس الغسيل من مركز مؤتمرات لوغان و الفندق
    Kadınlar da mutfaktaki çöp poşeti gibi giyinmiş erkekleri severdi zaten. Open Subtitles السيدات لا أحب رجلا يرتدي مثل كيس القمامة المطبخ.
    Dahimiz çöp poşeti ve atıştırmalıkla kuş yakalamaya çalışıyor. Open Subtitles عبقرية هنا يريد للقبض على الطيور مع كيس قمامة وجيم سليم.
    Az önce poşeti patlattığımda elin kalçana gitti. Silahına uzanıyordun. Open Subtitles حسناً ، عندما قمتُ بفرقعة الكيس الآن ، ذهبت يدك لوركك ، حتّى تستطيع الوصول لسلاحك
    Ayrıca plastik poşeti çöp öğütücüye atan da bendim. Open Subtitles وأيضا أنا الشخص الذي وضع الكيس البلاستيكي . في آلة تحليل القمامة
    Balığın adapte olması için poşeti akvaryuma daldırıp suyu azar azar içine doldurman gerekmişti. Open Subtitles عليكِ سكب الكيس في الحوض، تسكبين الماء شيئاً فشيء كي تتأقلم السمكة.
    İstersen 8-9-10 tane poşeti bir kupaya koy. Open Subtitles ضع ثمانية، تسع، عشرة أكياس شايّ في القدح
    Geri döndüğümde bir sürü çöp poşeti görmek istiyorum. - Tamam. Open Subtitles لدى عودتي أرغب برؤية أكياس مكدّسة بالقمامة، أتفهمينني؟
    Bira, deodorant, çöp poşeti, diş macunu. Open Subtitles البيرة ، مزيل العرق أكياس القمامة، معجون أسنان
    Temiz iç çamaşırı, temiz pantolon bir kutu ıslak mendil, el dezenfektanı ve bir de çöp poşeti. Open Subtitles زوج من الملابس داخليه نظيفة وزوج من السراويل النظيفة وعلبة من الواقيات الذكرية ومطهر يدين وكيس للنفايات, بدون طرح أسئلة
    Bir kutu Glad ForceFlex çöp poşeti, bir,iki,üç,dört çubuk şeker... ve bir koçan muz. Open Subtitles علبة فورس فليكس للمناسبات اكياس نفايات واحد اثنين ثلاثة اربعة شوكولاته نبتونِ ، حزمة موز
    Gary bu poşeti açma, bunlar delil. Open Subtitles لا تفتح الحقيبه يا غاري هذه الادله
    Ben daha iyi nişancıyım. poşeti ben atmalıyım. Open Subtitles لديّ تسديد افضل منك عليّ ان ارمي بكيس الغائط
    Yani isteklerimi hemen yerine getir yoksa bir dahakine sana uğrayacağım ve sana sıcak bir bok poşeti getireceğim. Open Subtitles لذا قمَ بعملِ ماطلبتهُ بسرعة .أو المرة القادِمة سآتِ إليك ,و أجلب كيسًا من القذورات
    Kadının elinde de iki tane market poşeti varmış. Open Subtitles أوه، وهي كَانَ عِنْدَها إثنان مِنْ حقائبِ دكاكينِ البقالة.
    - Hey, çay poşeti yapmak ne demek? Open Subtitles ما هو تكييس الشاي؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more