"pocket" - Translation from Turkish to Arabic

    • بوكيت
        
    • بوكت
        
    Hot Pocket alacaktım. Open Subtitles "كنت أحضر "هوت بوكيت ساندوتش من لحم او دجاج مع جبن" من شركه نستله "
    Affedemeyecekleri tek şey God's Pocket'de olmalıdır. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي لا يُمكن أن يغفروه هو ليس لكونك من "غادز بوكيت".
    Barnard'ın hanında odalar ayrıldı, orada odanızı Bay Pocket ile paylaşacaksınız. Open Subtitles تم تجهيز غُرفة من أجلك بنزّل "برنارد"، التي ستتشارك فيها مع السيد (بوكيت) الصغير.
    Böyle davranmak istemiyorum ama Hot Pocket sandviç saatim 10 dakika kadar geçti. Open Subtitles لكنني متأكد أنها ساعة وجبة (هوت بوكت) منذ 10 دقائق
    Bay Pocket'a yardım etmek istiyorum. Open Subtitles (أود ان اساعد سيد (بوكت لقد كان صديقاً وفي و محترماً وانا اود ان استعمل بقية المال لفعل شيء جيد
    Bay Pocket sizi yeni yaşamınıza alıştırmakla meşgul olacak. Open Subtitles السيد (بوكيت) مُلزم بمساعدتك لتتعود على حياتك الجديدة.
    Öyleyse, arkadaşlara, Cairo'ya ve Bayan Cara Pocket'e! Open Subtitles إذن، نُخب الأصدقاء، و"القاهرة" والسيدة (كلارا بوكيت)!
    Bu, yaklaşık altı ay önce Philadelphia'da ismi saklı tutulan bir koleksiyoncuya Colt Model 1903 Pocket Hammerless satan adam. Open Subtitles كان ذلك تاجر أسلحة في (فيلاديلفيا) قد باع مسدس (كولت 1903 بوكيت هامرليس) -لجامع خاص قبل 6 أشهر تقريبا .
    God's Pocket'te çalışan insanlar basit insanlardır. Çalışırlar. Open Subtitles أن عمال بلدة "غادز بوكيت" بسطاء للغاية.
    Çocuklar nadiren Pocket'den ayrılır. Open Subtitles الذين نادراً ما يغادرون "بوكيت".
    182125. cadde, God's Pocket. Open Subtitles العنوان 1821 - شارع 25 "غادز بوكيت".
    Pocket'ın nasıl bir yer olduğunu bilen tek kişi sizsiniz. Open Subtitles سيد (شيلبورن)، أنت الوحيد الذي يعرف ما هو الأمر هُنا في بلدة "بوكيت".
    Pocket'ler halen orda mı? Open Subtitles هل عائلة (بوكيت) لازالوا هنا ؟
    Eğer onlar Pocket'larsa, evet, halen buradalar demektir. Open Subtitles أن كانوا هم عائلة (بوكيت) فأجل إنهم هنا
    Genç Bay Pocket'in ailesiyle bağları kesildi. Open Subtitles السيد (بوكيت) الصغير عُزل من عائلته.
    Benimde arkadaşım olacak mısın, Herbert Pocket? Open Subtitles هل ستُصبح صديقي، (هيربرت بوكيت
    Herbert Pocket mi? Open Subtitles (هيربرت بوكيت
    Ya da biraz pizza ayırması. Hot Pocket olabilir bak. Open Subtitles (أمّا ذلك أو بعض القطع من (البيتزا (أو حتى شطيرة (هوت بوكت
    Sen bir yazmansın, Herbert Pocket. Open Subtitles (انك كاتباً عادي يا (هيربرت بوكت
    Joe, bu kadim dostum Herbert Pocket. Open Subtitles (جو), اقدم لك صديقي الجيد (هيربرت بوكت)
    Sana şimdi Hot Pocket mı yapayım? Open Subtitles هل تريدني أن أجهز لك شطيرة (هوت بوكت) ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more