"politikaları" - Translation from Turkish to Arabic

    • سياسات
        
    • السياسات
        
    • السياسة
        
    • سياسة
        
    • بسياسة
        
    • سياساتهم
        
    • سياستهم
        
    Ama enerji politikaları daha fazla fosil yakıt bulunmasına odaklanmaya devam etti. TED لكن سياسات الطاقة استمرت في التركيز على إيجاد المزيد من الوقود الأحفوري.
    Bir yıl önce bu şirkete geldiğimde, bu şirketin gay lezbiyen biseksüel ve transları korumak adına ayrımcılığa karşı politikaları olduğunu düşündüm. TED عندما أتيت إلى هذه الشركة قبل سنة، فكرت في نفسي، لهذه الشركة سياسات ضد التمييز تحمي المثليين والمتحولين جنسيًا.
    Bir rejim gidip diğeri geldiğinde işlevsel olan politikaları bile bir köşeye atıyor. TED يذهب نظام حكم ويأتي نظام آخر ويتخلصون من السياسات المطبقة الموجودة سابقًا هناك
    Efendim, ilk başta bu politikaları yürürlüğe sokma konusunda şüpheli olduğunuzu biliyorum. Open Subtitles سيدي، أعلم انك كنت غير مسّتقر عن أنشاء هذه السياسات من البداية
    Ve umarım politikaları ele alırken salgın hakkındaki gerçekleri anlamanın önemli olabileceğine sizi inandırabilmişimdir. TED و آمل أيضاً أن أكون قد اقنعتكم أنه من المهم فهم بعض الأمور عن هذا الوباء للتفكير بشان السياسة
    Günümüzde kimlik politikaları hakkında yeni bir şeymiş gibi konuşuyoruz ama yeni değil. TED نتحدث اليوم عن سياسة الهوية كما لو أنها أمر جديد، ولكنها ليست كذلك.
    Hükümet politikaları umurumda değil, Walter. Open Subtitles لا أهتم بسياسة الحكومة (يا (والتر
    Peki ya politikaları? Open Subtitles ولكن ماذا عن سياساتهم ؟
    Orada yeni politikaları üzerinde çalışıyor. Open Subtitles الان,السفارة الروسيه ..اكدوا سياستهم بدرجه اكبر
    Bu yollardaki trafik de işe alım politikaları ve bu yoldan geçen diğer uygulamalar. TED ثم إن السير فى هذه الطرق سيكون بمثابة سياسات التوظيف وغير ذلك من الممارسات التى نهجت هذا النهج.
    Umut, karamsarlık politikaları ve çaresizlik kültürüne karşı tek en büyük başkaldırma eylemi olabilir. TED الأمل قد يكون التصرف العظيم الوحيد لتحدي سياسات تشاؤمية وتحدي ثقافة اليأس.
    Şimdi iyi bir yönetişim sonucu olarak -- Asya'da gezin, daha iyi sağlık hizmeti, daha iyi bir eğitim, daha iyi bir altyapı, daha iyi kamu politikaları göreceksiniz. TED الان كنتيجة للحكم الرشيد سافر عبر آسيا سترى رعاية صحية أفضل تعليم أفضل بنية تحتية أفضل سياسات عامة أفضل
    Bugün giderek vergilendirme, altyapi ve bütün bunların politikaları Hindistanı tek bir Pazar haline getirmeye dogru ilerliyor. TED تتزايد الآن سياسات الضرائب والبنية التحتية وكل ذلك يتجه نحو جعل الهند سوق واحدة
    Fakat Sankara’nın sosyalist politikaları, büyük bir direnişle karşılaştı. TED رغم ذلك، قُوبلت سياسات سانكارا بمعارضة شديدة.
    Pek çok bakıcının söylediğine göre işverenlerin, onları destekleyecek buna uygun politikaları yok. TED كثير من مقدمي الرعاية يفيدون أنه في كثير من الأحيان، لا يملك أصحاب العمل سياسات كافية لدعمهم.
    Temel olarak insanlar hükümetleri değiştirebileceklerini fakat politikaları değiştiremeyeceklerini anlamaya başladılar. TED في الواقع بدأ الناس يفهمون أن بوسعهم تغيير الحكومات، ولكنهم لا يمكنهم تغيير السياسات.
    Bölünmüş okullarımız, mahallelerimiz, iş yerlerimiz var ve bu politikaları koyan kişiler cüppe giyenler insanlar da değil. TED لدينا فصل في المدارس والأحياء وأماكن العمل، وليس كون الناس ترتدي الأغطية هو ما يبقي هذه السياسات في مكانها
    Ve eğer bu politikaları seçmenlerden geçirebileceklerini düşünmüyorlarsa bazen şiddet gruplarını yardıma çağırıyorlar. TED وإذا ظنّوا أنهم لا يستطيعون فرض تلك السياسات على الناخبين، ففي بعض الأحيان يلجؤون إلى جماعات العنف لطلب المساعدة.
    Bireysel ölçekte, bir partiye bağlılık insanlara siyasi görüş edinme ve hemfikir oldukları politikaları destekleme şansı verir. TED على النطاق الفردي، يسمح الولاء الحزبي للناس بإنشاء هوية سياسية وبدعم السياسات التي يتفقون معها.
    Tabi, aynı politikaları yeniden uygulamak olmaz. çünkü bu sefer mücadele farklı. TED بالطبع، تفاصيل السياسة ستكون مختلفة، لأن التحدي مختلف.
    bir seviyeden bir diğerine ve sonra tekrar hükümetin politikaları basitçe Open Subtitles على مستوى أو آخر. وعلى كل الأحوال, سياسة الحكومة هي أساسا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more