"portland'daki" - Translation from Turkish to Arabic

    • في بورتلاند
        
    Ve Amiral de, eski Portland'daki hizmetlerim için onu bana verdi. Open Subtitles وقد أهداني إياه القبطان مكافأة على خدمتي له في بورتلاند
    Portland'daki işlerimi tekrar programlarım, Open Subtitles سوف أقوم بإعادة جدولة بعض الأشياء في بورتلاند
    Bu yüzden geçen mayıstan beri Portland'daki bir kulübede buna değdiğini gösterecek bir ciltle çıkmasını umarak son 12 yılımı kâğıda dökmeye çalışıyorum. Open Subtitles لذا فى اواخر شهر مايو كنت جالسا في كوخ في بورتلاند احاول تسجيل ماحدث فى 12 عاما المنصرمة على الورق
    Telefonundan alacağımız bilgiyle, ...Kara Pençe'nin Portland'daki operasyonlarını Marwan Hanano yaşadığı sürece engelleyebilecektik. Open Subtitles بالمعلومات من هاتفه كنا قادرين علي احباط عمليات المخلب الاسود في بورتلاند
    Portland'daki Belediye Başkanlığı yarışının Steven Gallagher ve yeni aday, yüzbaşı Sean Renard arasında başa baş gittiği görülüyor. Open Subtitles يبدو ان سباق البلدية حاد هنا في بورتلاند بين ستيفن جالجر والمرشح الحديث نقيب الشرطة شون رينارد
    Portland'daki her vatandaşın enerjisi ve azmi hepimizin malumudur rakibim hariç, o şirketlerin gereksinimlerine... Open Subtitles القيادة والارادة لكل مواطن في بورتلاند واضحة لنا جميعا عدا لخصمي الذي يضع احتياجات
    Bence bunun aramızdaki mesafeyle Portland'daki o kasvetli havayla daha çok ilgisi var. Open Subtitles أظن أنّ لهذا علاقة لبعد المسافة بيننا، وذلك الطقس الكئيب عندكِ في (بورتلاند).
    Portland'daki en iyi üzüm bağı değil yine de. Open Subtitles اقصد لي المكان الافضل في بورتلاند
    - Portland'daki bir depo alanındaymış. Open Subtitles -يبدو إنها في ساحة تخزين ما في "بورتلاند "
    Portland'daki açık oturumu saymıyorum tabii. Open Subtitles حسنا، دون احتساب منتدى النقاش في "بورتلاند".
    Hayır ama Burns'ün Portland'daki eski karısıyla iletişime geçtim. Open Subtitles كلاّ، ولكنّي إتّصلتُ بزوجة (بيرنز) السابقة في (بورتلاند)
    Portland'daki kraliyet üyesi mi? Open Subtitles الـ "رويال" الموجود هنا في "بورتلاند"؟
    Bir algoritma yardımıyla, Portland'daki alan kodlarında sosyal bir dedikodu salgını için en uygun bağlantı noktasını aradım. Open Subtitles لقد أطلقت تطبيقاً ليبحث في جميع الأماكن في (بورتلاند). لبيحث عن أفضل مكان لنُطلق فيه حملتنا الدعائيه.
    Portland'daki Haversham Galerisi'ni işletiyorum. Open Subtitles -إنّي أدير معرض (هافرشام) في (بورتلاند ).
    Ve burada, Portland'daki Soylu o. Open Subtitles وهو الشخص الملكي في بورتلاند
    Portland'daki işi almak için var gücümle çalışarak sana ve Ralph'e bir başka şeyi deneme şansı vereceğim. Open Subtitles سأكد في العمل من أجل تلك الوظيفة في (بورتلاند). وأعطيكِ أنتِ و(رالف) فرصة في أمر آخر.
    NYPD bölgesindeki trajediyle... Portland'daki kamptaki olay arasında bağ kurdu. Open Subtitles ‫بفاجعة متماثلة وقعت ‫في مخيّم للاجئين في (بورتلاند)
    -Evet. Portland'daki anlaşmanın başında kim var? Open Subtitles ‫حسناً، من يتولى القضية ‫في (بورتلاند)؟
    Portland'daki hangi adam Georgie? Open Subtitles أي فتى في (بورتلاند)؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more