| Bu posterin etrafında her kim takıldıysa... sapıkça bir mesaj yollamaya çalışıyormuş. | Open Subtitles | أياً من وضع هذا الملصق الإعلاني كان يريد أن يبعث برسالة ملتوية |
| Yaptırdığınız şu posterin üzerine telefon numaranızı koyun. | Open Subtitles | هذا الملصق الذي عملتوه وضعتم رقم هاتفكم عليه |
| Hey. X olmayan posterin aynısı. | Open Subtitles | يا الهي نفس الملصق اللعين دون علامات اكس الحمراء |
| Bende senin posterin... | Open Subtitles | تعرف ، أنا في الواقع لدي ملصق لك |
| Ya her posterin üzerine bir şeyler yapmışlar. | Open Subtitles | رسم الناس على كل ملصق |
| Aslında bir posterin de duvarımda asılı. | Open Subtitles | و فكرت بأن أضع ملصقاً لك على حائطي |
| Aslında bir posterin de duvarımda asılı. | Open Subtitles | و فكرت بأن أضع ملصقاً لك على حائطي |
| Şu posterin arkasına sakın bakmayın o halde. | Open Subtitles | إذا بالتأكيد لا يجب عليك النظر لما خلف ذلك الملصق |
| Ve bu güzel posterin söylediği gibi burası zorbalığın yasak olduğu bölge. | Open Subtitles | وهذا الملصق الجميل ينص بوضوح هذه منطقه خاليه من التنمر |
| Kurtlu battaniyem ve bu bikinili posterin aynısından-- | Open Subtitles | لدي مسبقا بطانية الذئب، لدي ايضا نفس ذلك الملصق للفتاة... |
| (Gülüşmeler) Eğer bu posterin yalnızca bir propaganda olduğunu sanıyorsanız, işte Priyanka, 23 yaşında. | TED | (ضحك) وفي حال كنت تعتقد أن الملصق هو فقط لأغراض الدعاية هذه هي بريانكا، 23 عاماً. |
| posterin dediği gibi, | Open Subtitles | كما يقول الملصق |
| posterin Teksas'taki dişsiz, meth çeken ve kardeşini siken adamların pazar gecesi eğlenebileceğini anlatması gerekiyor. | Open Subtitles | "يجب على الملصق أن يجعل أشخاص بلا أسنان في "تيكساس الذين يتعاطون الميث، ويحتمل أنهم يضاجعون أخواتهم يعرفون أنه قد يكون ممتعاً لليلة السبت |
| Ama onu da kapattım. posterin aynısı! | Open Subtitles | مثل الملصق تماماً! |
| Bende senin posterin... | Open Subtitles | ...في الحقيقة، لدي ملصق لك في |
| Görüyorum ki bir Mousavi posterin var. | Open Subtitles | رأيتُ أنك وضعت ملصقاً لـ(موسوي) |