"prem'" - Translation from Turkish to Arabic

    • بريم
        
    İste böyle Prem, ilk defa ofiste, tam sabah 9 da. Open Subtitles لذلك أتى بريم أولا في المكتب، عند الساعة 9 صباحا بالضبط
    Prem abi, normalde bu yükseklikten düşen bir insan ölür. Open Subtitles اخبي بريم,عادة بعد بعد السقوط من هذا الارتفاع الاشخاص يموتون
    Prem, bana şimdi öğreteceksin, değil mi? Open Subtitles بريم سوف يدربنى هذه المرة أليس كذلك يا بريم ؟
    Yıllardır Prem'e böyle takılırsın. Open Subtitles إنه مشابه لما كنتِ تفعلينه لإشراك بريم ماذا؟
    Prem, bu yıl MBA sınavlarına girdi. Open Subtitles بريم أيضاً وقف أولاً فى إمتحانات الماجستير لإدارة الأعمال هذا العام
    Prem, sen üçümüzün geçmişini bilmelisin. Biz kolejde birlikteydik ve çok eğlenirdik. Open Subtitles بريم ،أنت قدلاتكون على علم بتاريخ ثلاثتنا
    Ve şimdi, Prem başarı için eksikliği giderecek. Open Subtitles قدم أفضل ما لديك يا بريم نحن لن نكون هنا لحضور الإفتتاح
    Şimdi Prem ve Poonam birbirleriyle konuşacak birbirlerinin düşüncelerini bilmek için Open Subtitles دع بريم وبونام يتحدثان مع بعضهم البعض للتعارف
    Prem benimkini onunkinin yanına koy, bütün gece ona ders vereceğim. Open Subtitles وضع بريم مباشرة بجانبه، سوف ألقنه درسا طوال الليل
    Prem abi, dediğim su... bana çok mu kızıyorsun? Open Subtitles ..اخي بريم انا كنت اقول هل انت غاضب مني؟
    Prem abi, aslında ben de fermuar yok ki. Open Subtitles أخي بريم الحقيقة بأنه ليس هناك رمز بريدي
    Hem kim bilir... belki Prem ikimizin sorumluluğunu birden üstlenmek istemez? Open Subtitles من يعرف ماذا سيفعل بريم هل يستطيع تحمل مسؤليتنا؟
    Prem abi... bugüne kadar bütün öğrettiklerini akıllı bir öğrenci gibi takip ettim. Open Subtitles اخي بريم جميع التعلميات التي اخبرتني بها انا اتبعتها مثل الطالب المجتهد
    Prem abi ... sen burada karanlıkta bu aşk hikayesinin tadını çıkarırken orada benim aşk hikayeme kara bulutlar çöküyor. Open Subtitles اخي بريم انت هنا تستمع بقصة حب وقصة حبي في الظلام
    Prem onu Terör Tej Singh'den kurtarmak için kaçırdı. Open Subtitles إختطفها بريم ذلك اليوم ليحميها من تيرورتيج سيمج
    Daha sabahtan başladın. Prem bizi duyacak. Open Subtitles لقد بدأت منذ الصباح ابننا بريم سوف يسمعك
    Üzgünüm, Prem. Rahul'un ismini söyleyemedim. Open Subtitles آسفة يا بريم, لم أستطع أن أنطق إسم راهول
    Rahul, Prem her zaman başkalarına ve bana karşılık beklemeden yardım etti. Open Subtitles لطالما ساعدنا بريم وساعد الآخرين دونما أنانية
    Prem'le konuştuk. O umursamazken sana ne oluyor? Open Subtitles لقد تحدثنا إلى بريم لماذا تهتمين طالما أنه متفهم؟
    ..Prem Jenny'e daha 'Seni seviyorum.' demeden kavuştu Open Subtitles حينما نال بريم جيني دون أن يقول لها أحبكِ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more