Bu, olay yerindeki kontrol düzeyini de açıklayabilir-- kelepçeler, prezervatifler, susturuculu silah. | Open Subtitles | وهو يشرح مقدار السيطرة كان يعرض أكثر من مسرح جريمة تقييد الايدي, الواقي الذكري سلاح مع كاتم صوت |
Yağlandırıcı yedinci, Vagitine üçüncü reyonda tamponların yanında, prezervatifler de hizasının arkasında. | Open Subtitles | زيوت التشحيم، الممر 7 فاجيتين ، الممر 3 بجانب حفائظ الواقي الذكري وراء العداد |
Onlar sana, beyaz kadınlarla sevişmeni istettiren prezervatifler satıyorlar. | Open Subtitles | انهم يبيعون واقيات ذكرية تجعلك تشعر بالرغبة في مضاجعة فتاة بيضاء |
Şimdi bir alana bir bedava "Üst Düzey Balo" özel kampanyamız var kuzu derisi prezervatifler ve ambalajlanmış şaraplar var. | Open Subtitles | و نقدم الآن عرض خاص إشتري واحد وأحصل على واحد لـ "حفل التخرج" واقي ذكري من جلد الخراف معه علبة خمر |
Ve bunlar da kullandığın prezervatifler | Open Subtitles | أنها تذهب مباشرة للرأس وهذه هي الواقيات الذكرية التي استخدمتها |
Pekala, şimdi şu ekstra büyük prezervatifler ne tarafta? | Open Subtitles | أين يضعون الواقيات الجنسية الكبيرة جداً؟ |
Gerçi dairede prezervatifler vardı. | Open Subtitles | رغم وجود أوقية ذكرية بشقته |
Tamponlar, prezervatifler, bir tuvaletten atılabilecek her şey. | Open Subtitles | - تَسْدُّ، واقيات جنسية - تقريباً أيّ شئ الذي سَيُلائمُ أسفل المرحاض |
Bu kuzu derisi prezervatifler 2 avro. | Open Subtitles | هذه الخراف الواقي الذكري تكلف 2 يورو. |
Önce hangisi, izmaritler mi prezervatifler mi? | Open Subtitles | ما الأول .. المفاصل أم الواقي الذكري ؟ |
prezervatifler, hazır. | Open Subtitles | الواقي الذكري حان وقت الذهاب |
Alkol, prezervatifler... gay pornosu! | Open Subtitles | كحول.. واقيات ذكرية... عروض شاذين |
prezervatifler hemen şurada olacaktı. | Open Subtitles | لدي واقيات ذكرية هنا, حسناً؟ -حسناً |
prezervatifler hemen şurada olacaktı. | Open Subtitles | لدي واقيات ذكرية هنا, حسناً؟ -حسناً |
Sanırım bunlar da sandöviç ve prezervatifler. | Open Subtitles | أظن أن هذه شطيرة و واقي |
Okumuyor. Harry! Şanslı prezervatifler. | Open Subtitles | إنها لا تعمل "هاري" , واقي المحظوظ |
Ve bunlar da kullandığın tüm prezervatifler. | Open Subtitles | وهذه هي الواقيات الذكرية التي استخدمتها |
Şifonyerdeki prezervatifler gibi mi? | Open Subtitles | مثل الواقيات الذكرية بجانب السرير ؟ |
Boklu yerler, kanlı bezler, kullanılmış prezervatifler, inanamazsın. | Open Subtitles | أشياء سيئة ملوثة بالدماء، مع الواقيات الجنسية المستعملة لن تصدقى هذا |
Gerçi dairede prezervatifler vardı. | Open Subtitles | رغم وجود أوقية ذكرية بشقته |
Torpidoda prezervatifler var. | Open Subtitles | فهناك واقيات جنسية في صندوق القفازات. |
prezervatifler banyoda. | Open Subtitles | واقٍ ذكري في الحمّام |
Kitaplar ve aromalı prezervatifler satıyorlar. | Open Subtitles | أنها تبيع الكتب والواقي الذكري النكهة. |