| Donmuş bir an, projektörün yakıcı ısısı önünde duran bir film karesi gibi yanar. | Open Subtitles | لحظة توقف قد تحرق كإطار فيلم يلقى في فرن جهاز العرض |
| Buraya getirirsem, projektörün üzerine kusabilir." | Open Subtitles | لو ذكرت لها هذا الآن فقد تتقياً على جهاز العرض" |
| Jen'ler projektörün bozuk olduğunu söylediler. | Open Subtitles | التابعات قالوا أن جهاز العرض معطل |
| Film projektörün içinde. Tekrar ediyorum, projektörün içinde. | Open Subtitles | .الفيلم في العارضة .أكرر، الفيلم في العارضة |
| Git ve Omar amcana projektörün nerede olduğunu göster. | Open Subtitles | اذهبي و أري السيد عمر أين هي آلة العرض |
| - projektörün içinde bırakılmış halde bulundu. | Open Subtitles | وجدوه منسياً في آلة العرض |
Arabic 
English 
French 
Spanish 
German 
Portuguese 
Turkish 