Aslında diğer ürünlerinizle de ilgilensek, tüm Quaker yulaf ürün ailesi etrafına bir cumartesi sabahı TV programı da ayarlayabiliriz. | Open Subtitles | حسناً ، أعتقد أنه إذ دعيتمونا ، إلى بقية مجالات شركتكم يمكننا عمل برنامج تلفزي صباح السبت حول جميع عائلة شوفان كويكر |
Tabii, adı da "Quaker Yulaf Ailesi" olabilir. | Open Subtitles | في الواقع ، يمكن أن يُطلق عليه "عائلة شوفان كويكر" |
Yaptığımdan pişman olduğum için değil, çünkü bir Quaker değilim.. | Open Subtitles | ليس أنني آسفة على فعلها لأنني لست كويكر |
Hayır dedim ya, o bir Quaker. Şiddete karşıdır. | Open Subtitles | كلا ، أخبرتك أنه مسالم أنه ينبّذ العنف |
Lanet Quaker'lar nasıl buraya girmiş Tanrı aşkına? | Open Subtitles | كيف إستطاعوا الأخوة كويكرز الوصول إلى هنا |
O bir Quaker'dı. | Open Subtitles | كان بروتستانتي المذهب. |
Bayan Düzenli Küçük Quaker doğru olanı yapacak. | Open Subtitles | السيدة الصغيره كويكر ستفعل الأمر الصائب |
Eugene Oregon'un hemen dışında bir kasaba Quaker Valley. | Open Subtitles | حسنًا, في وادي "كويكر" في "ولاية "أوريغون" في بلدة خارج "يوجين |
1445 Quaker Ridge Yolu'na varış 45 dakika. | Open Subtitles | لقد وصلت لحافة طريق "كويكر 1445 " فى خمسة وأربعون دقيقة |
1445 Quaker Ridge Yolu'na varış 45 dakika. | Open Subtitles | يصل إلى "1445" طريق .كويكر ريدج" فى 45 دقيقة" |
Bence kendisinin bir "Quaker" olması kapsamında sormalısın. | Open Subtitles | أعتقد أنه يجب أن تصوغ له السؤال كفرد من جماعة الـ(كويكر)الدينية |
"Bir Quaker olarak insanların imha edilmesine nasıl bakıyorsunuz?" | Open Subtitles | (كيف تشعر كفرد من جماعة الـ(كويكر حيال إبادة شعب بأكمله؟ |
Eski bir Quaker bağ evi var. Orası mükemmel olurdu ama düğünlere izin vermiyorlar. | Open Subtitles | هناك منزل جمعيّة (كويكر)، سيكون ممتازاً، ولكن لا أظنّهم يسمحون بحفلات الزفاف |
Siktir oradan. Kimse Quaker olmaz. | Open Subtitles | هراء لا أحد كويكر لعين |
Quaker Oats'dan bir yetkili, şekerin en iyi kullanımlarından birinin çocukların gevrek yemesi olduğunu söyledi. | Open Subtitles | مسؤول (كويكر) للشوفان قال أفضل إستخدام للسكر يمكنه التفكير به هو جعل الأطفال يأكلون حبوب الإفطار |
Aslında, Quaker abimizin tarafından uzak kuzeniz. | Open Subtitles | بالواقع، إننا أقرباء مقربين للغاية من جهة عائلتنا (كويكر). |
Quaker olduğunu da biliyorum. | Open Subtitles | واضح ، أنه مسالم |
Quaker olsa bile. | Open Subtitles | مسالم أو غير مسالم |
Biz Quaker'ler Kutsal Yazıların din olmadığına yalnızca tören ve tarihten ibaret olduğuna inanırız. | Open Subtitles | نحن تابعو الـ (كويكرز) نعتقد ، أن الكتاب المقدس ليس الدين لكنه مجرد طقوس و تاريخ له |
Quaker tarzı. | Open Subtitles | بروتستانتي جداً |
Quaker yulaflarındaki adama benziyor. | Open Subtitles | ستكون دقيقتين أظن أنه يشبه رجل حبوب الكويكر |
Quaker bir aileden geliyordu beni de Quaker toplantılarına götürmeyi adet edinmişti. | Open Subtitles | لقد إنحدرتْ من عائلةٍ بروتستانتية، لذا لقد اعتادت أن تأخذني لإجتماعات بروتستانتية معها. |