| Bir kadın ve iki çocuğuna çarpıp kaçan sürücüden tutuklamamak için rüşvet aldığını yazıyor. | Open Subtitles | يقال هنا أنه أخذ رشوة حتى لا يمسك سائقاً قتل في حادث سيارة إمرأة و طفلين |
| Floridalı bir işadamından rüşvet aldığını biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أنه أخذ رشوة من (رجل أعمال من (فلوريدا |
| Daha şimdi rüşvet aldığını söyledin. | Open Subtitles | لقد قُلتَ بأنهُ أخذ رشوة. |
| Burada bir liste var ve yerel işletmelerden kimlerin rüşvet aldığını gösteriyor. | Open Subtitles | هذه قائمة, لأولئك الذي تلقوا رشاوى من الشركات المحلية. |
| Burada bir liste var ve yerel işletmelerden kimlerin rüşvet aldığını gösteriyor. | Open Subtitles | هذه قائمة, لأولئك الذي تلقوا رشاوى من الشركات المحلية. |
| George R.R. Martin'e "Tüm dünyaya, rüşvet aldığını açıklarım." dedirtmiş sonra da. | Open Subtitles | اي شخص اخر ان يعرف ما حدث لذلك هي جعلت جورج ار مارتن ان يقول سوف اقول للعالم كلة انك اخذت رشوة |
| Dawson'a rüşvet aldığını bildiğimi söyleyeceğim. | Open Subtitles | (سأخبر (داوسون أنه أخذ رشوة |
| Peki ya Harvard'a anonim olarak not için bir öğrenciden rüşvet aldığını söylersem? | Open Subtitles | ماذا لو اخبرت هارفارد بدون ذكر اسمي انك اخذت رشوة من طالب من اجل درجات |