rıhtımlarda, stoklara yiyecek ve teçhizat yüklemede çalışmış. | Open Subtitles | ,كان يعمل على رصيف الميناء في جرد البضائع منْ طعامٍ ومعدات |
Adam rıhtımlarda çalışıyordu. | Open Subtitles | إذاً, كان يعمل على رصيف الميناء |
Calvin rıhtımlarda çalışıyordu değil mi? | Open Subtitles | إذاً, كان (كالفن) يعمل على رصيف الميناء, صحيح؟ |
Ona kısa kesmesini ve bizimle rıhtımlarda buluşmasını söyleyebilirim. | Open Subtitles | يمكننى أن أخبرها أن تنظمه قابلنا فى أحواض السفن |
Kısaca, rıhtımlarda bize iş yok. | Open Subtitles | الاشاعة ان أحواض السفن أصبحت مكان مشبوها |
Kuşaklılar rıhtımlarda çalışarak değerli kargoları yükleyip tahliye eder. | Open Subtitles | لقد عمل مُواطنينا على أحواض السفن تلك يُحملون ويُفرغون البضائع الثمينة |