"radarına" - Translation from Turkish to Arabic

    • رادار
        
    • الرادار
        
    • ردار
        
    O dönemde Özel Kuvvetler'in radarına takılan tüm kokain satıcılarının listesine ihtiyacımız var. Open Subtitles نَحتاج قائمة بكُلّ تُجّار الكوكايين الذين كانوا على رادار قوة العمل تلك الفترة
    Kersh'ün radarına yakalanmadığımızı haber vermek istemiştim. Open Subtitles أنا فقط أردت إلى أعلمك بأنّنا إنزلقنا تحت رادار كيرش.
    Bölüm'ün radarına da böyle girmiş. Tabii seni de böyle buldular. Open Subtitles هكذا عادت إلى رادار "الشعبة" وهكذا ظهرتُ على راداهم في البداية
    Tae Gong Shil, bahsettiğin radarına yakalanan şu tuhaf şey. Open Subtitles تاي جونج شيل" بخصوص إلتقاط الرادار خاصتكِ" لشيء غريب اليوم
    Görüntüdeki adam Çin casusuysa Donanma İstihbaratı radarına yakalanmış olmalı. Open Subtitles اسمعوا لو كان القاتل جاسوساً صينياً, ربما الاستخبارات البحرية رصدوهُ في الرادار.
    Onu bir suç bölgesine götürdüm. Onu şerifin radarına soktum. Open Subtitles أخذته إلى مسرح جريمة وضعته على ردار المأمور
    Alçaktan uçmak yetkililerin radarına yakalanmamanızı sağladığı gibi yerden daha kolay tespit edilmenizi de sağlar. Open Subtitles بالطبع الطيران بانخفاض قد يحميك من رادار السلطات المحلية ويعني أيضا أنه من الأسهل الهبوط على الأرض
    Ama Rebecca Büyük Birader'in radarına girdiyse zamanlama doğru olabilir. Open Subtitles لكن إن كانت ريبيكا على رادار الأخ الأكبر فالوقت يبدو مناسبا لفعل ذلك
    Herkesin radarına bir duyuru yolla. Open Subtitles أنا في حاجة إلى إرسال بيان إلى رادار الجميع
    Umarım, bu işle senin de Ed'in radarına girdiğini anlamışsındır. Open Subtitles آمل بأن تدرك بأن هذا يعني أنك على رادار (إد).
    Böylelikle Elder'ın radarına yakalanmıyorum. Open Subtitles أنا باق بعيدا عن رادار إلدر
    Meleklerin radarına yakalanmadığımı sanıyordum. Open Subtitles {\pos(200,205)} خلتني أحلّق تحت رادار الكائنات السامية ؟
    Bir patlak Ultra'nın radarına girmişse iş işten geçmiştir. Open Subtitles بمجرد أن يظهر في رادار (أولترا)، فقد فات الأوان
    Peki nasıl Devon'ın radarına gireceğim? Open Subtitles وكيف بالضبط أهبط على رادار (ديفون)؟
    Biliyor musun, Charlie bana Dedikoducu Kız'ın radarına tekrar girmediğim sürece kimsenin blogumu okumayacağını düşündüğünü söyledi. Open Subtitles أتعلَمين،( تشارلي)أخبرتني.. أنّها تعتقِد بأنّه لن يقرأ كِتاباتي أحداً، إلا إن عُدتَ إلى رادار "فتاة النّميمة" مرةٌ أخرى.
    Nasıl oldu da Chop Suey ABD'nin radarına giremedim? Open Subtitles كيف لا يجلعني ذلك أجذب إنتباه الرادار في المطعم الصيني؟
    Senin gibi bir adamın radarına girebileceğimi bilmiyordum. Open Subtitles نجاح باهر. أبدا أعتقد أنني سأكون صورة على شاشة على الرادار لرجل مثلك.
    onların radarına girmek, yakınlaşmak, arkadaş olmak, Open Subtitles هو عن طريق التواجد ضمن الرادار الخاص به الإقتراب وإكتسابه صديقاً
    Radarın dışında kalmalıyız. Sokayım radarına! Open Subtitles هكذا نحن بعيدون عن شاشات الرادار - تباً لهذا الرادار -
    ÇEK'in radarına nasıl yakalandık ki biz? Open Subtitles كيف ظهرنا على ردار مركز خدمة الطفل ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more