Onu rahat ettirmek istiyoruz. Bizim yanımızda olması gerek. | Open Subtitles | نرغب بأن يكون مرتاحاً هنا فنحن نحتاجه إلى جانبنا |
Beni rahat ettirmek istiyorsan, kelepçe takman yeterli. | Open Subtitles | تريدني مرتاحاً, ضع القيود في يدي |
Gerçekten seni rahat ettirmek için çalıştım, dostum. | Open Subtitles | اتعلم؟ لقد حاولت ان اجعلك مرتاحاً |
Kendi adıma konuşursam, sizi rahat ettirmek için elimden geleni yaparım. | Open Subtitles | متحدثا عن نفسي سأفعل كل ما أستطيع لجعل إقامتك مريحة قدر الإمكان. |
Leydi Marian, ziyaretiniz sırasında sizi rahat ettirmek için elinden geleni yapacak. | Open Subtitles | ... السيدة(ماريان)جعلتمسؤوليتهاالشخصيه . هي التأكد أن إقامتك مريحة قدر الإمكان حقاً ؟ |
Seni rahat ettirmek için elimden gelen her şeyi yaptım, Loki. | Open Subtitles | لقد فعلت كل ما في وسعي لأجعلك مرتاحاً يا (لوكي) |