"rahatlığı" - Translation from Turkish to Arabic

    • راحة
        
    Marilyn'e evlerini açtılar ve ona bir aile rahatlığı ve güvenliği sundular. Open Subtitles عائلة ستراسبيرج فتحت باب بيتها لمارلين و منحوها راحة و أمان العائلة
    Kasabın rahatlığı için korkmuş hayvanların çevirilmesi, bu da bir ihlal. Open Subtitles قلب الحيوانات الخائفه من أجل راحة الجزارين هو أيضا انتهاك.
    Askerlerimizin rahatlığı için umarım hepiniz bu konuda elinizden geleni yaparsınız. Open Subtitles من أجل توفير راحة لجنودنا أتمنى من الكل أن يفعل ما بوسعه لمنع الأستياء من بين جنودنا
    Yeri geldiği zaman uygulayacağımız bir takım acil durum planımız var gönül rahatlığı sağlamak için. Open Subtitles لدينا عدد من خطط الطوارئ فـيالـمـكـان، و ذلك أساسًا لتوفير راحة البال.
    Sencede onu ziyaret edip hakkında gerçekten nasıl hissettiğini söylemen gönül rahatlığı bulmanı sağlamaz mı ? Open Subtitles حسنا، هل تعتقد أنك سوف تجد راحة البال من خلال زيارة لها، ونقول لها كيف كنت تشعر حقا؟
    "Titanik, ayrıca birinci mevki yolcularına sunulan Vinolia Otto banyo sabunları ile de... denizlerde yüksek tuvalet lüksü ve rahatlığı sunarak liderliğini koruyor." Open Subtitles و أنها تحتوي على صابون حمام فخم ماركة فينوليا أوتو و تقدم التيتانك... مستوى معيشة فخم و راحة أثناء الابحار
    Ucuza satın alınabilecek bir vicdan rahatlığı gibi. Open Subtitles طريقة لشراء راحة الضمير بثمن زهيد.
    Yabancı ülkelerde savaşmak için giden askerler için bilirler, bir askerin en büyük rahatlığı arkadaşlarının yanında olmasıdır. Open Subtitles لأولئك الذين سافروا بعيداً ليقاتلوا في أراضي أجنبية ...فليعلموا أن أعظم راحة للجندي
    Ben sadece biraz gönül rahatlığı istiyorum. Open Subtitles -اصمت ! -أنا فقط أريد راحة بال . ذلك شيء الشرطة لا يمكنها منحي إياه.
    Tabi, kafamın rahatlığı öder faturalarımı. Open Subtitles حسنا راحة البال لن تقوم بتسديد فواتيري
    "Gönül rahatlığı" sahip olunacak çok güzel bir şey. Open Subtitles راحة البال هو الشيء الجميل جدا أن يكون.
    Her yolu temin etmiş olacaktı, her fırsatı, her rahatlığı. Open Subtitles {\fnTraditional Arabic\fs36\b1}سيتم تزويده بكل طريقة كل راحة
    Konağınızın rahatlığı, kararım hususunda beni muallakta bırakabilir. Open Subtitles إن راحة مسكنك قد تقلل من عزمى
    Onlara ev rahatlığı veremeyiz. Open Subtitles لا نستطيع إعطائهم راحة الوطن
    Ayrıca Tracey Anderson Metodunu kendi yatak odamın rahatlığı ve mahremiyetinde yaparım. Open Subtitles بالإضافة أني (أقوم بأسلوب (تريسي أندرسون بكل راحة وخصوصية في غرفتي
    Ölümün rahatlığı benim için erişilemez bir şey. Open Subtitles راحة الموت بعيدة عن منالي
    İç rahatlığı, anlıyor musun? Open Subtitles راحة البال، تعرف؟
    Il Mare'nin sıcaklık ve rahatlığı insana aşkı fısıldıyor. Open Subtitles دفء و راحة (البحر) أتت من الحب الداخلي
    Para, gönül rahatlığı vermez. Open Subtitles المال لا يعني راحة البال .
    Ben gönül rahatlığı satıyorum. Open Subtitles أبيع راحة بال.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more