"ramazan" - Translation from Turkish to Arabic

    • رمضان
        
    Ellerinde bıçaklar, palalar ve oklarla Ramazan ayında dua eden Müslümanlara saldırmışlar. Open Subtitles كانوا مسلحين بالسكاكين والمناجل والأقواس وقد هاجموا المسلمين أثناء صلاتهم في رمضان
    Ama Ramazan'da açlıktan öleceğimden korkuyorlardı. TED لكنهم، في المقابل، كانوا قلقين جدا من أني أموت جوعا خلال رمضان.
    Onun ailesiyle Noel'i kutladım ve benimle birlikte Ramazan coşkusunu gözlemledi. TED احتفلت بعيد الميلاد مع عائلتها، كما أنها حاولت معي القيام بشعائر رمضان.
    Karşılık olarak Muhammed, Ramazan ayının 10'unda 10 bin kişilik Müslüman ordusuyla Mekke'yi almak için yola çıktı. Open Subtitles بمهاجمتهم عشيرة من حلفاء محمد وكرد فعل لذلك وبعد عشرة أيام من حلول شهر رمضان الكريم خرج محمد وجيش يقدر بعشرة اّلاف رجل
    Kızı Fatıma'ya her yıl Ramazan ayında Cebrail'in Kuran'ı kendisine okuduğunu ve onu tekrarlamasını istediğini söyledi. Open Subtitles فقد أخبر إبنته فاطمة بأنه كل عام خلال شهر رمضان كان جبريل يقرأ له القراّن ويطلب من محمد أن يتلو ما قرأه عليه
    150 üniversite katıldı, burada amaç, gayri müslim öğrencilere, Ramazan'ın manasına uygun bir şekilde, yiyecek bir şeyleri olmayan fakirlerin, hissiyatını paylaşmaktı. Open Subtitles شاركنا في أكثر من 150كلية لإعطاء فكرة للطلاب الغير مسلمين عن الحكمة من صوم رمضان ، كالإحساس بجوع الفـقراء
    Dua ettik ve bu güzel, Ramazan sona erdi. Open Subtitles لقد صلينا ، هذا أمر رائع لقد إنتهى شهر رمضان
    Koca yaz yukarıdakine orucumuzu tuttuk. Ramazan bitti. Open Subtitles ظللنا صائمين لوجهه تعالى طوال الصيف، والآن انتهى رمضان
    Özellikle de tüm ailenin oruç bozmak için toplandığı Ramazan ayı boyunca. Open Subtitles خاصة خلال شهر رمضان, حيث تتجمع العائله للفطور.
    Ramazan boyunca tüm sokaklar, en iyi süslemeleri ve en büyük geçidi kimin yapacağı konusunda birbiriyle yarışır. Open Subtitles في رمضان, يتنافس كل شارع علي عمل أفضل زينه وتنظيم أكبر موكب.
    Ramazan'ın son günlerinde Müslümanlar gökyüzünün kapılarının açıldığına ve dualarının kabul bulduğuna inanırlar. Open Subtitles في اخر ايام رمضان, يؤمن المسلمون ان السماء تفتح أبوابها ويُسجاب الدعاء.
    Eğer şimdi paramızı harcayıp Hristiyan topraklarına sevkiyat için sipariş verirsek Ramazan ayının gelmesiyle tüm Türk donanması toplanacağı için yağ yüklü gemilerimiz sorunsuzca Kefalonia'ya demir atabilir. Open Subtitles إذا كنا ننفق للعملة, ضعالاوامرالان, للشحن للاراضي المسيحيه, يأتي شهر رمضان المبارك
    Ramazan'da onlarla birlikteydim. Open Subtitles كنتُ أقضي وقتاً معهم لشهر رمضان المبارك.
    Batıya şöyle bir sloganla girmiştik: "Bir sonraki Ramazan'da, dünyanın yeni kahramanları olacak" 2005 yılında. TED وقد استطعنا ان ندخل للذهن الغربي بعبارة " في شهر رمضان المقبل .. سيكون لدى العالم ابطال جدد " كان هذا في عام 2005
    Ramazan için yemekhane temizliği. Open Subtitles لترتيب الكافتيريا من أجلِ رمضان
    Miloş börek sever. Biliyorsun Ramazan'dayız. Open Subtitles هـو يحبّ الكعك، وإنــه شهر رمضان
    Şuraya yazıyorum, 50 yıl içinde Amerika'daki bütün devlet okulları Ramazan'da tatil olacak. Open Subtitles ولتذكر كلامي.. بعد 50 عاماً ستغلق كل مدرسة عامّة بـ(أمريكا) أبوابها لشهر (رمضان)
    Kutsal Ramazan ayı yaklaşırken- Merhaba? Open Subtitles مع حلول شهر رمضان اجتمع مسؤولوا ... المدينة فى نيويورك
    Duyduğuma göre Mısır'da Ramazan çok güzelmiş. Open Subtitles لقد سمعت بأن رمضان فى مصر رائع للغاية
    Mısır, Ramazan ruhu'nun en iyi hissedildiği Arap ülkesi. Open Subtitles مصر أحسن دولة عربية تشعرك بروح رمضان

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more