"raslantı" - Translation from Turkish to Arabic

• صدفة

Bu üç cinayete de yakınlığın bir raslantı olamayacak kadar fazla ve dediğiniz gibi, ben de fare kokusunu aldım.
ان اقترابك من هذه الجرائم الثلاث كان اكثر من مجرد صدفة وانا أشم, كما تقول, رائحة الفأر

raslantı olması için çok fazla kez hayatını kurtardım.
لقد أنقذت حياتك لمراتٍ كثيرة فتلك ليست صدفة

Ve yokluğu senin yargıç olarak atanmana yol açan adamın tâ kendisinin önümüzde ölü olarak asılı olması gibi gibi tuhaf bir raslantı üzerinde kafa yorabiliriz.
ولنا أن نتساءل على صدفة غريبة أن الرجل ذاته الذي غياب أدى إلى تعيينكم قاضي معلقة ميت أمامنا.

Bunun şans olup olmadığını bilmeliyiz. raslantı.
نريد أن نعرف ما إذا كانت خدعة أو صدفة

Sanırım sadece raslantı. Öbür kapılara da bakalım.
أظنها مجرد صدفة أنظر إلي الأبواب الأخري

Modunda değilim, yapma. Büyük Palyaço Odası ... Hayır, hayır, hayır, bu kötü bir raslantı.
" جيري " لا تسخر منها الأمر محزن أؤكد لك أنها صدفة غريبة

Yakaladığımız DGİ'lı kaçakçının gizlilik terkibi taşıması raslantı olamaz.
مُهرب الـ " آوبا " الذي أمسكنا به كان يحمل تقنيات تسلل هذا الأمر ليس محض صدفة

raslantı mı yoksa kasıtlı mı ?
هل هى صدفة او متعمدة؟

- İmkansız. Deprem de sadece bir raslantı olabilir.
هذا الزلزال يمكن أن يكون صدفة

Bu da bir raslantı değil mi?
تلك مجرد صدفة أليس كذلك؟

- Bu bir raslantı olabilir.
- هو يُمكنُ أَنْ يَكُونَ a صدفة.

Demek istediğim, ufacık bir raslantı olduğunu düşünmüyor musun?
ألا تلاحظين أنها صدفة غريبة

- Bunun bir raslantı olduğunu söyle. - Raslantıydı.
فقط قولي أنها صدفة

Lanet raslantı, değil mi?
أهى صدفة لعينة ؟

Ne büyük bir raslantı.
يا لها من صدفة غريبة

raslantı mı? - Evet raslantı.
نعم، صدفة.