Babasının seni reddetmesi yeterince kötüydü... ama Lauren reddedince onu kaybettin. | Open Subtitles | كان السبب حول رفض والدها لك لكن عندما رفضتك فقدت عقلك. أنت مخطىء. |
Knox reddedince, Corwin kaybetti. Büyüleyici. | Open Subtitles | عندما رفض نوكس بيع الشركة فقد كوروين صوابة |
Knox satmayı reddedince, Corwin çıldırmış. | Open Subtitles | عندما رفض نوكس بيع الشركة فقد كوروين صوابة |
Ben reddedince, karıma ait bir mektuptan söz ettin. | Open Subtitles | وعندما رفضت ، قلت شيئاّ عن رسالة تخص زوجتي |
Bunu reddedince beni öldürtmeye kalktı. Aptalca bir girişimdi. Bende şanslıydım. | Open Subtitles | عندما رفضت حاول قتلى كان غبياً و كنت محظوظاً |
Hepsi rutin bir trafik kontrolü ile başladı, arkamdaki araç durmayı reddedince saatte 90 kilometre ile 15 kilometrelik bir polis takibi başladı. | Open Subtitles | بدأ الأمر بموقف مرور إعتيادي حيث رفضت السيارة التي خلفي التوقف أدّت لمطاردة الشرطة لغاية 10 أميال |
Hele Pamuk torbacılığı reddedince tam çıldırdı. | Open Subtitles | كان مجنونا حقا عندما رفض باموك لبيع المخدرات. |
Eski sevgilisi reddedince, o da tatlı Tim'i ayartmış. | Open Subtitles | رفيقها السابق رفض الجنس معها فلجأت لــ تيم اللطيف من أجل هذا |
Bunu yapmaması için Channing'e yalvardın, seni reddedince nihayet onu da öldürdün. | Open Subtitles | انت ترجيت تشانينج ان لايفعلة وعندما رفض .بالنهاية قتلته |
Kuru temizlemecilerimizden biri ödemeyi reddedince, dükkanına tamamen küle çevirdi. | Open Subtitles | واحد من عمال المغاسل رفض الدفع أحترق مكانه بالكامل |
O ve tayfası af teklifimi reddedince avantajımı kullandım ve onu hasarlı şekilde bir fırtınaya doğru sürükledim. | Open Subtitles | بعدما رفض هو وطاقمه عرضي بالعفو استخدمت مصلحتي وجعلته يتوجه لقلب عاصفة |
Ethandun'daki mağlubiyetinden sonra Kont Guthrum tanrılarımızı reddedince öfkelendiler. | Open Subtitles | بعد هزيمته في أثيندون, رفض الجوثروم الأوائل آلهتنا و كانو غاضبين |
Benden yararlanmayı reddedince, zamparalıkla suçladım onu. | Open Subtitles | حين رفض التقدم لى نددت له بأنه فاسق |
Tabitha'yı geri almayı reddedince, beni ezmeye çalıştı. | Open Subtitles | لأنني رفضت إعادة تابيثا وحاول أن ينزل من قدري |
Sen de beni reddedince işte o zaman anladım. | Open Subtitles | وحين رفضت خدماتي كان نداء استيقاظ بالنسبة لي |
Haddie onu reddedince de benim kızımla yattı. Şimdi de kızım kayıp. | Open Subtitles | و بعدها عندما رفضت أن تنام معه لقد نام مع إبنتي بدلاً من ذلك |
Tommy'nin bebeğini hapiste doğurmuş ve Tommy'nin annesi bebeği reddedince bebek koruyucu aileye verilmiş. | Open Subtitles | لقد قامت بولادة جوني الصغير في السجن و عندما رفضت والدة تومي أن تربيه تم وضع الطفل في نظام الرعاية |
Bunun sadece oğluyla alakalı olduğuna inanmak istiyorum ama yardımımızı reddedince, merakımı cezbetti. | Open Subtitles | أريد أن أصدق أن الأمر يتعلق بابنها فحسب لكن عندما رفضت مساعدتنا، ثارت شكوكي |
Benden para istemeye geldi ve ben reddedince de bizi ihbar edip Jory'yi götürmekle tehdit etti. | Open Subtitles | الأستديو الخاص بها لم يكن على مايرام قدمت إلي من أجل المال وعندما رفضت |
Ona daha fazla para vermeyi reddedince iletişimimiz epey bir kopmuştu. | Open Subtitles | لم نعد نتواصل منذ رفضت أن أعطيه المزيد من المال |