Endülüs derebeylerimiz bizlere haraç ödemeyi reddettiler. | Open Subtitles | خدمنا المغاربة رفضوا ان يدفعوا لنا الفدية |
Onlar için çalışmamı teklif ettiler... ama ilerlememi reddettiler, ben de cehenneme gidin dedim onlara. | Open Subtitles | .. سألونيإن كنتاريدالعمللهُم. لكنهم رفضوا إعطائي المال مُقدماً لذلك قلت لهم أن يذهبوا إلى الجحيم. |
Ama ben mahkemeye dedim ki kötülük için hayaletini yolladığına dair hiç işaret görmedim ama reddettiler. | Open Subtitles | .. لكنيأخبرتالمحكمةأنيلمأرى أي علامة. على أنك أرسلتي روحك لتؤذي أحد وهم رفضوا الإدعاء |
Tanrının onlar için belirlediği görevlerini yapmayı reddettiler! | Open Subtitles | إنهم يرفضون دفع الضرائب التى يجب أن يدفعونها يجب أن يموتوا كمثال |
İnsanlar burada toplandı ve tiran sürgüne gönderilene kadar dağılmayı reddettiler. | Open Subtitles | احتشد الناس في هذا المكان ورفضوا الرحيل إلى أن نُفِيَ الطاغية |
Oğullarım kendi yöntemlerince, beni reddettiler, bana olan inançlarını kaybettiler, beni terk ettiler. | Open Subtitles | اقرب المقربين ليّ بطريقتهم رفضوني فقدوا الامل بيّ هجروني |
Kuduz Köpek reklamını W.W.E.'ye gönderdi, ama onu yine reddettiler. | Open Subtitles | "WWE"مادوغ أرسل عرضه للـ ولكنهم رفضوه مجدداً |
Şimdi de temyiz talebimi reddettiler. | Open Subtitles | لقد خسرنا محاكمتين حتى الآن ولقد رفضوا الإستئناف الذي قدمته |
- Mısır'lılar komplomu onlara sundum, ve hikayeye birini vermeyi reddettiler. Kanıtımda vardı. | Open Subtitles | وهم رفضوا وضع شخص على القصة وأنا عندي برهان |
Ben tedavi etmelerini istemeye devam ettim ve reddettiler. | Open Subtitles | أنا فقط واصلت سؤالهم لمعالجتها وهم رفضوا |
Protestoculara su sıkmaları için itfaiyeyi bile aradım. Ama reddettiler. | Open Subtitles | حتى قمت بطلب مقاوموا الحرائق ولكنهم رفضوا هذا |
Phil ve Lem saç geliştirici formül üzerinde daha fazla çalışmayı reddettiler. | Open Subtitles | فيل وليم رفضوا الإستمرار في العمل على تركيبة نمو الشعر |
Ve ulasinca... Geri odemeyi reddettiler. | Open Subtitles | و عندما أجابوني, رفضوا أن يعيدوا لي المال |
Künyeleri seçildiğinde, kaçmaları için yalvardım. Ama reddettiler. | Open Subtitles | حين آل الخيار على قرميداتهم، ترجيتهم أنّ يهربوا ، لكنهم رفضوا. |
Bu filmde konuşmayı reddettiler. | Open Subtitles | أنهم لم يطلعونا على أرائهم و رفضوا كلهم عمل مقابلة لهذا الفيلم |
Baksana, benim de manşet yarışması için yazdıklarımı reddettiler. | Open Subtitles | لقد رفضوا كل اقتراحاتي في مسابقة التعاليق |
Biz size merhamet gösterdik ama Japonlar reddettiler. | Open Subtitles | لقد اظهرنا الرحمة عليكم لكن اليابانيون رفضوا ذلك |
Komutanları onlara savaşmaya devam etmeleri için emir verdilerse de ama bu askerler yani Asi Azınlık'lar, reddettiler. | Open Subtitles | الضباط القادة جميعهم أمروهم أن يستمروا بالقتال لكن تلك الجنود , القلة المتحدين رفضوا. |
Birkaç hayvanat bahçesi görevlisi ölüm tehlikesi atlattıktan sonra kötü huylu hayvanın kafesini temizlemeyi reddettiler. | Open Subtitles | موظفي الحديقه كانوا يرفضون تنظيف قفص الوحش الكاسر بعد أن أوشكت عدة حوادث على الوقوع |
Pekin'den büyük bir aileyi bireylerinin çok olması sebebiyle seçtiler ve bana daha fazla açıklama yapmayı reddettiler. | TED | لقد قاموا باختيار عائلة كبيرة من بيكينغ من أجل حجمها، ورفضوا أن يعطوني أي سبب آخر لاختيارهم. |
Beni reddettiler. | Open Subtitles | لقد رفضوني |
Öğleden sonraya ertelediler ve sonra da reddettiler. | Open Subtitles | أجلوه حتى المساء ومن ثم رفضوه. |
Bunlar tek ve gerçek Katolik Kilisenin, ayrıca Papa'nın otoritesini reddettiler. | Open Subtitles | الذين أنكروا سلطة الكنيسة الكاثوليكية وقدسية البابا دعهم يحترقون ليخلدوا في نيران الجحيم |
Şimdiye kadar, sanık arkadaşlarınızın her birisi bu işlemin parçası olduklarını özellikle reddettiler. | Open Subtitles | حتى الآن، كل رفاقك من المدعى عليهم نفوا على وجه التحديد كونهم جزءاً من تلك العملية |
Maskeli Balo ile ilgili her fikrimi reddettiler. | Open Subtitles | لقد قاموا برفض كل فكرة طرحتها للحفل التنكري. |
- Başvurumu yine reddettiler değil mi? Bu iş böyle olmayacak. | Open Subtitles | لقد قامت المدينة برفض طلبي مرة أخرى |