Tight Body Spray reklam kampanyası için beyin fırtınası yapalım. | Open Subtitles | "إد": فلنبدأ بتبادل الأفكار حول الحملة الإعلانية لرذاذ الجسم "تايت" |
Reebok'ın reklam kampanyası var. | Open Subtitles | ريبوك لديها هذه الحملة الإعلانية.. |
Bu reklam kampanyası biraz sınırını aşmış olabilir. | Open Subtitles | -ربما تجاوزت هذه الدعاية الحدود |
Anlayamadınız mı hâlâ? Bütün bu reklam kampanyası Grey'in elinden çıkma. | Open Subtitles | الا تري, (جراي) اجري هذه الدعاية الكاملة |
- Afrikalı Amerikan kitlesini hedef alan yeni bir reklam kampanyası önerisi getiriyorum. | Open Subtitles | أقترح حملة إعلانية جديدة لتقسيم الخمور سنعرض في السوف خمور من أصل إفريقي. |
Ah, Tanrı aşkına! Bu bir reklam kampanyası! | Open Subtitles | بربكم، إنها مجازفة دعائية للصراخ بصوت عالي |
reklam kampanyası olduğunu mu düşünüyorsunuz? Nerdeyse ölüyordum. | Open Subtitles | أتعتقدان أنّ هذه حيلة لجلب الدعاية، لقد كدت أموت |
Reebok'ın reklam kampanyası var. | Open Subtitles | ريبوك لديها هذه الحملة الإعلانية.. |
- Yani benden, beş gün içinde Addy için, koca bir reklam kampanyası bulmamı istiyorsun? | Open Subtitles | -فسيحتاجونه بنهاية الأسبوع -إذا أنتِ تطلببين مني الانتهاء من الحملة الإعلانية بأكملها |
Fukk için koca bir reklam kampanyası bulmanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تنتهي من كلاسيكيات الحملة الإعلانية ل (فاك). |
Laura'yla şu reklam kampanyası üzerinde çalışmıştım. | Open Subtitles | لقد عَكفتُ على تنفيذ تلك الحملة ... (الإعلانية بصحبة (لورا |
Bir öteleme isteği. Bu bilfiil etkili bir reklam kampanyası yapmaktan farklı bir şey. | TED | هذا مجرد تحذير. لذلك ، وهذا يختلف عن الواقع وجود حملة إعلانية فعالة. |
Bir restoran zincirinin reklam kampanyası için çekim yapıyorum. | Open Subtitles | إنّني أقوم بتصوير حملة إعلانية لأجل مطعم |
Ulusal bir reklam kampanyası olduğunu anlamıyor. | Open Subtitles | هو لا يفهم أنها تطلق حملة إعلانية وطنية |
O da yerel bir peyzaj şirketinin reklam kampanyası çıktı zaten. | Open Subtitles | والذي اتضح أنه مجرد حيلة دعائية لأعمال محلية للمناظر الطبيعية |
Bir reklam kampanyası profil resminizle çevrim içi olduğunuzda "Sonunda, arkadaşlarınızı, vücudunuzu, hayatınızı sevebilirsiniz." diyor. | TED | حملة دعائية تعد أنه على الانترنت وباستخدام الصور الرمزية، باستطاعتكم "أخيرا أن تحبوا أصدقاءكم أن تحبوا أجسادكم وأن تحبوا حياتكم، على الانترنت ومع الصور الرمزية." |
Onlar için reklam kampanyası çekecektik. | Open Subtitles | كنتُ سأعمل حملة دعائية لهم |
reklam kampanyası olduğunu mu düşünüyorsunuz? Nerdeyse ölüyordum. | Open Subtitles | أتعتقدان أنّ هذه حيلة لجلب الدعاية، لقد كدت أموت |