Chapungu'nun kanatları, vinçle birlikte, Cecil John Rhodes'un düşüşünü duyururcasına yükseldi. | TED | أجنحة تشابونغو، جنبا إلى جنب مع الرافعة، ارتفعت لتعلن سقوط سيسيل جون رودس. |
'Yalnız' Rhodes'un genç modeli ve başa çıkması daha kolay. | Open Subtitles | إنه " رودس الوحيد " الصغير و سهل التعامل معه |
Oh, ve sen de Rhodes'un katolik alimisin(! ) | Open Subtitles | تتحديثن و كأنك عالمة من جامعة رودس جامعة شهير في جنوب إفريقيا |
John Rhodes'un tutacağı avukatlar, Miguel'i senin öldürdüğüne insanları inandırır. | Open Subtitles | رودس يمكنه أن يستأجر محاميين يجعلون الناس يعتقدون أنك من قتلت ميجيل |
Bu şarkılar April Rhodes'un tek kişilik şovu için mi? | Open Subtitles | أهي أغاني لـ عرض المرأة الواحدة أبريل رودس ؟ |
William, meşhur, hafif meşrep, bücür April Rhodes'un şehre geldiğini ve Broadway'e dönmesi için ona yardım ettiğini inkâr etmeyeceğine eminim. | Open Subtitles | حسنا ، ويليام ، أنت لا تشكك في أن الأسطورة الرومية أبريل رودس موجودة في البلدة وأنت تساعدها في العودة لـ برودواي |
Millet, Sam Rhodes'un peşindeki devriye aracıyla konuştum...onu kaybetmişler. | Open Subtitles | لقد تحدث مع دورية المراقبة الخاصة بسام رودس لقد هرب منها |
Arkansaslı gezgin, 'Yalnız' Rhodes'un sunumuyla Kalabalıkta bir Yüz | Open Subtitles | "وجه فى الزحام " ، بطولة رحالة آركانساس "رودس الوحيد " |
Sadece size 'Yalnız' Rhodes'un tekliflerle boğuştuğunu söylemem gerekir diye düşündüm. | Open Subtitles | نعم ، مرحباً ، لقد فكرت أن أعلمك أن السيد " رودس الوحيد" غارقاً فى العروض ، نعم |
Niçin, 'Yalnız' Rhodes'un yaptığı gibi Vitajex kullanmıyorsunuz? | Open Subtitles | لماذا لا تتناول " فايتاجيكس " أنت أيضاً ، كما يفعل " رودس الوحيد" |
Sanırım sadece, Bay Rhodes'un bir iş arkadaşı olduğumu bilmelisiniz. | Open Subtitles | أعتقد أن عليك أن تفهمى أننى مجرد شريكة عمل للسيد " رودس" |
Sonunda pes etti ve Charlotte Rhodes'un burada, Juilliard'da okuduğunu söyledi. | Open Subtitles | لقد انهار اخيرا و اخبرنى ان " تشارلوت رودس " ألتحقت هنا بجوليارد |
Rhodes'un evini arama iznini aldık. | Open Subtitles | هيا حصلت على مذكرة لتفتيش منزل رودس. |
Sabun taşından yapılmış bu kuş, 1800'lerin sonlarında Büyük Zimbabve'den yağmalanarak alınmıştı. Bugün hâlâ Cecil John Rhodes'un Cape Town'daki mülkünde duruyor. | TED | كانت طائر "الحجر الأملس" الذي نهب من زيمبابوي العظمى في أواخر 1800م، ولا يزال يقيم حاليا في ملكية سيسيل جون رودس في كيب تاون. |
Belki, 'Yalnız' Rhodes'un da sonu. | Open Subtitles | ربما ايضاً تكون نهاية "رودس الوحيد " |
'Yalnız' Rhodes'un patlamış mısır fiyatlarından atom bombasına, anlattıklarını dinleyecek, taşra kılıklı renkli insanlar bul bana. | Open Subtitles | أحصل لى على مجموعة متكاملة من جميع أنواع الشخصيات الريفية ليجلسوا لكى يستمعوا إلى " رودس الوحيد" يتحدث عن أى شئ من ثمن الفيشار إلى القنبلة الهايدروجينية |
Çünkü halk 'Yalnız' Rhodes'un sözünü dinler. | Open Subtitles | لأن الشعب يستمع إلى "رودس الوحيد " |
Natalie Rhodes'un hiç de küçük olmayan rolü sayesinde Bıçak 2 filmi çok iyi hasılat yaptı tatlım. | Open Subtitles | فيلم "نايف توو" جنى الكثير من المال، يا عزيزي يرجع الفضل في ذلك جزئيّاً إلى (ناتالي رودس) |
Chaka Khan her kadın olmuş olabilir ama görünüşe göre Charlie Rhodes'un başı iki kadın olmaktan derde girmek üzere. | Open Subtitles | "ربما تكون (تشاكا خان) كل امرأة" ولكن يبدو أن (تشارلي رودس) على" "وشك أن تواجه المتاعب بكونها اثنتان |
Ve FBI Ajanı Dylan Rhodes'un Şube'nin içinde köstebek olarak çalıştığına dair çok şaşırtıcı bir ifşa geldi. | Open Subtitles | "والإفصاح الصادم بأن العميل الفدراليّ (ديلان رودس)" "كان يعمل كجاسوس داخل المديريّة الفدراليّة" |