"roketatar" - Translation from Turkish to Arabic

    • قاذفة صواريخ
        
    • قذيفة
        
    • البازوكا
        
    • آر بي جي
        
    • بازوكا
        
    • قاذفات الصواريخ
        
    • أر بي
        
    Tanık olanlar, yapanın roketatar kullandığını söylüyor. Open Subtitles والشاهد قال أيا كان فاعلها استخدم قاذفة صواريخ.
    Konu mafyaya roketatar satmak olunca öyle olmuyor. Open Subtitles ليس إذا كانت تتضمن بيع قاذفة صواريخ إلى عصابة
    roketatar. Göğüsten. Patlamada çok sayıda iç parçası hasar görmüş. Open Subtitles قذيفة مباشرة إلى الصدر، نرى الكثير من الأضرار بالأجزاء الداخلية
    Donanmamızın topçu ateşi altına alması, uçaklarımızın bombalaması roketatar timlerimizin havaya uçurması gerekiyordu. Open Subtitles كان من المفترض أن يقذفه أسطولنا وتقصفه طائراتنا وكان من المفترض أن يدمره فريق البازوكا خاصتنا
    - roketatar taşıyorlarmış. Open Subtitles إنَّ بحوزتهم صواريخُ آر بي جي - إن كانت لديكَـ هذهِ الصواريخ -
    roketatar hazır mı? Open Subtitles هل بازوكا جاهزة؟
    Bunun satışından gelen para, İslamcı militanlar için.... ...roketatar alınmak üzere kullanıldı. Open Subtitles المال من مبيعاتها استعمل في شراء قاذفات الصواريخ لمتشددين إسلاميين
    roketatar bile beni durduramadıysa küçük bir tabanca ne yapacak? Open Subtitles إن لم تردعني قاذفة صواريخ, فماذا سيفعل مسدس اللعبة؟
    ET4 roketatar, efendim. Open Subtitles اِنها 84 قاذفة صواريخ ، يا سيّدي.
    Geçen sene adada askerler vardı ve ellerinde bir roketatar vardı. Open Subtitles -ماذا؟ كان ثمّة جنود على الجزيرة العام الماضي، وكانت بحوزتهم قاذفة صواريخ.
    ET4 roketatar, efendim. Open Subtitles اِنها 84 قاذفة صواريخ ، يا سيّدي.
    - Suratına omuz üstü roketatar fırlatıcısı doğrultulmuş olsa bile umurumda değil! Open Subtitles لا أكترث إن كان هنالك قذيفة محمولة على الكتف مليئة بالصواريخ , موجهة إلى رأسه
    Devriye pusuya düştü. roketatar geliyor, havan topu. Open Subtitles كان هناك كمين و أصابتنا قذيفة هاون
    Herhangi bir roketatar, masaüstü, elektronik aletler ve diğerlerinde olduğu gibi hayatta kalmanın anahtarı, insanın içinde bulunduğu çevre tarafından şekillenmesine izin vermesinde gizlidir. Open Subtitles كأيّ قذيفة دفع صاروخيّ أو سطح منضدة أو جهاز إلكترونيّ أو خلاف ذلك فإن مفتاح النجاة هو سماح المرئ لذاته بالتشكُّل من قبل البيئة المعنيّة.
    Burası yeni süper roketatar hattı. Open Subtitles "ذلك هو النوع الجديد من "البازوكا
    roketatar hazır mı? Open Subtitles هل البازوكا جاهزة؟
    Bana 3 adam, bir-iki roketatar ve bir bot verin ablukayı halledeyim. Open Subtitles أعطني ثلاثة جنود , والبعض من الـ "آر بي جي"، وقارب وسوف ننهي ذلك الحصار بأنفسنا
    Bana 3 adam, bir-iki roketatar ve bir bot verin ablukayı halledeyim. Open Subtitles أعطني ثلاثة جنود , والبعض من الـ "آر بي جي"، وقارب وسوف ننهي ذلك الحصار بأنفسنا
    roketatar gibi bir şey. Open Subtitles ... بازوكا... شيء.
    Daha sonra ise tonlarca silah Uzi, AK, roketatar, füze savunma sistemleri... Open Subtitles ثم يشترون حمولات كبيرة من المدافع مثل أنواع الـUz, AK و قاذفات الصواريخ, و منها صواريخ مع نظام الحماية
    Ama bir roketatar Riley'i yere çaktı. Open Subtitles حتى قامت قذيفة (أر بي جي) بإسقاط (رايلي)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more