"söğütler" - Translation from Turkish to Arabic

    • الصفصاف
        
    • ويلوز
        
    Romantik şiirleri, melankolik şeyleri seviyor ağlayan söğütler falan. Open Subtitles إنّها تحبذ الشعر الرومانسي، أي شيء سوداوي، الصفصاف الباكية وما إلى ذلك.
    Duvarları ılgından ördük, yere söğütler serdik. Open Subtitles "كانت جدرانه من الطرفاء ووضعنا الصفصاف على الأرض لنصنع أرضيه"
    "söğütler, balıkçılları baş aşağı görür. " Open Subtitles "شجرة الصفصاف ترى صورة طائر البلشون مقلوبة
    Ben söğütler'e dönmeliyim ve... En iyisi yalnız gitmem. Open Subtitles يجب أن أعود إلى بيت ويلوز و من الأفضل أن أذهب لوحدي
    Reedburn'un evinin yakınında bir evde. Evin ismi söğütler. Open Subtitles إنها في منزل قرب منزل "ريدبورن" يدعى بيت ويلوز
    Önce karşı çıkmıştım ama söğütler'deki insanlar, Oglander'lar ısrar ettiler. Open Subtitles في البداية عارضت الفكرة و لكن الناس في بيت ويلوز آل "أوغلاندرز" أصروا على ذلك و لكنني قلق من الدعاية
    Salkım söğütler genelde su kenarlarında yetişir göl ve göletlerde. Open Subtitles وعليّ أن أعرف هذا لكي... ؟ حسناً، أشجار الصفصاف تنمو قرب الماء
    Hatırla, söğütler zayıftır ve... Open Subtitles ...تذكر, الصفصاف ضعيف, لكنه
    söğütler zayıftır, Lion-O. Open Subtitles "الصفصاف ضعيف, "لاينو
    Orası söğütler, efendim. Bay Reedburn'un komşuları. Open Subtitles ذاك هو بيت "ويلوز" يا سيدي "جيران السيد "ريدبورن
    Matmazel Saintclair, daha yakın olan öndeki eve koşmak yerine neden söğütler'e doğru koşmuş? Open Subtitles لماذا قامت الآنسة "سانت كلير" بالجري إلى بيت ويلوز عوضاً عن البيت المقابل و الذي هو أقرب بكثير ؟
    söğütler'de işler nasıldı? Open Subtitles بالمناسبة . ماذا اكتشفت في بيت ويلوز ؟
    Oglander'ların evi, söğütler gözüksün diye. Open Subtitles "حتى تعطي منظر لبيت ويلوز . منزل آل "أوغلاندر
    Valerie Saintclair'in söğütler'e şans eseriymiş gibi gittiğini göstermek için cesedin orada bulunması büyük önem taşıyordu. Open Subtitles حتى يتم اظهار أن "فاليري سانت كلير" ذهبت لبيت ويلوز بمحض الصدفة فكان من الضروري للجثة أن يتم العثور عليها هناك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more