| Kaptan emniyet kemerlerinin ışıklarını söndürdü. | Open Subtitles | أطفأ القبطان شارة ربط الأحزمة يمكنك التجول بحرية في القمرة |
| Yakalanmaktan kurtulmak için ışıkları söndürdü. | Open Subtitles | لقد أطفأ الأنوار ليمنع الإمساك به |
| - Donna Noble kurtarıldı. - Hey, ışıkları kim söndürdü? | Open Subtitles | دونا نوبل) قد تم حفظها) - من أطفأ الأنوار ؟ |
| O kapıyı açtın, rüzgar şamdanları söndürdü, deniz yosunu yüzüne dokundu, çığlık attın. | Open Subtitles | لقد فتحت هذا الباب و أطفأت الرياح شمعاتك و لمس عشب البحر وجهك |
| Deniz suyu sonunda ateşi söndürdü. | Open Subtitles | ومياه البحر أطفأت النار في النهاية |
| Fıskiyeler patlamadan hemen sonra yangını söndürdü. | Open Subtitles | الرشاش أخمد النار مباشرة بعد الإنفجار. |
| İşte bu kadar şov bitti. Yangını tamamen söndürdü. | Open Subtitles | اطفأت الحريق الآن |
| Işıkları kim söndürdü? Hiçbir şey göremiyorum! | Open Subtitles | من أطفأ الأنوار، لا يمكنني أن أرى |
| Işıkları kim söndürdü? | Open Subtitles | من الذى أطفأ النور ؟ |
| Işıkları kim söndürdü? | Open Subtitles | من أطفأ الأنوار؟ |
| Işıkları kim söndürdü? | Open Subtitles | من أطفأ الأنوار؟ |
| Işıkları kim söndürdü? | Open Subtitles | من أطفأ الأنوار |
| Işıkları kim söndürdü? | Open Subtitles | مَنْ أطفأ الأنوار؟ |
| Yangını o söndürdü. | Open Subtitles | في الواقع لقد أطفأ الحريق |
| Işıkları daha yeni söndürdü. | Open Subtitles | لقد أطفأت الأنوار للتو |
| Işıkları söndürdü... | Open Subtitles | أطفأت الانوار. |
| Beni de yakmaya çalıştı, ama Alfred alevleri söndürdü. | Open Subtitles | لقد حاول أن يحرقني أيضاً لكن (ألفريد) أخمد النار |
| Yangını da çenesiyle söndürdü. | Open Subtitles | لقد أخمد الحريق بـفمه أيضاً |
| Orada dikildi, sonra ışıkları söndürdü, yani... | Open Subtitles | ...لقد وقفت هناك, ثم ثم اطفأت الأضواء |