"sönmüş" - Translation from Turkish to Arabic

    • انطفأت
        
    • بركان
        
    • مطفئ
        
    • مُنهارة
        
    Benim bacaklarımın arasındaki ateş de böylece sönmüş oldu. Open Subtitles حسناً، النّار التي بين ساقيّ انطفأت لتوّها.
    Ateş sönmüş ve ben fark etmemişim ve şu an bu domuz, ailenin bir yemeği daha mahvettiğimi öğrendiğinde olacakları kadar soğuk. Open Subtitles حسنا، إذا، على مايبدو، النار انطفأت ولم ألاحظ. والآن هذا الخنزير كبرودة عائلتك حين يكتشفون أنني أفسدت عشاءً آخر.
    Lanet olsun! Ateş sönmüş! Open Subtitles اللعنة لقد انطفأت النار
    Mars yüzeyinde 24 km boyunca yükselen, şimdilerde sönmüş bir volkan. Open Subtitles إنه بركان خامد معروف والذي يرتفع 15 ميلا فوق سطح المرّيخ
    Tonya, soba sönmüş. Open Subtitles تونيا .. الموقد مطفئ
    Bu pnömotoraks'ın, sönmüş akciğerin belirtisidir. Open Subtitles تلك إشارة للإسترواح الصدري، رئة مُنهارة.
    Mumların büyük bir kısmı sönmüş bir durumda! Open Subtitles معظم الشموع انطفأت بالفعل
    Ucuz kurtardım. Işıklar sönmüş. Open Subtitles كان هذا قريباً الانوار انطفأت
    İşaret ateşi sönmüş. Open Subtitles انطفأت اشارة الحريق
    Eğer yangın sönmüş olsa bile. Open Subtitles ...حتى لو انطفأت النار
    Bu sarp kayalıkta, solumdaki sönmüş yanardağa doğru bakıyorum. TED وأنا على شفير الهاوية نظرت إلى الأسفل إلى بركان ميت إلى يساري.
    Ve yaşam, güneşin ulaşamadığı 1500 metre derinlikteki sönmüş bir volkana uzanır. Open Subtitles رغم بإِنَّهُ جميعاً يَتفتّحُ على بركان خامدِ a ميل تحت وصولِ الشمسِ.
    O köy sonrası, gölü geçtim ve Gunun Batur tarafında, öteki yanda bir yanardağ patlamasına şahit oldum ve aktif bir yanardağın dibinde sönmüş bir yanardağ vardı. TED بعد أن كنت في تلك القرية، عبرت البحيرة، ورأيت أن البركان كان يتفجر على الجانب الآخر، جبل باتور، وكان هناك بركان ميت بجوار البركان الحي.
    Soba sönmüş. Open Subtitles الموقد مطفئ
    Akciğeri sönmüş. Hastanede şu an. Open Subtitles إنّه في المُستشفى مع رئة مُنهارة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more