| Eğer gerçeği söylüyorsa, bu konuda kendinden eminse, bu kırışıklıkların ortaya çıkmaması gerekiyordu. | Open Subtitles | أعتقد شخصياً أنهم يجب ان يعدموا إذا كان يقول الحقيقة و إذا كان واثقاً من ذلك فهذا ربما لم يكن ليحدث |
| Doğruyu söylüyorsa, gazı kullanamayız. | Open Subtitles | إن كان يقول الحقيقة وهي فاقدة للوعي، لا نستطيع استخدام الغاز |
| Bir kadın seni istemediğini söylüyorsa yalvarmanın hiçbir faydası olmaz. | Open Subtitles | عندما تقول إمرأة أنها لا تريدك فإن التوسل لا يفيد |
| Eğer babasıyla konuştuğunu söylüyorsa tamam, elimizde suçun olduğuna dair ne kanıtımız var? | Open Subtitles | حسنا ان قالت انها تحدثت معه وانه بخير فما الدليل الذي لدينا ان ذلك قد حصل اصلا؟ |
| Amacına ulaştın ama doğruyu söylüyorsa sorunumuz var demektir. | Open Subtitles | فهمت ذلك، لكن لو أنه يقول الحقيقة، فلدينا مكشلة. أجل. |
| Ne kadar acı olursa olsun, sorun yok diyorlar, eğer büyük birader bunun yapılması gerektiğini söylüyorsa, o zaman yapılması gerekiyor. | TED | على الرغم من وجود معاناة كبيرة، هم يشعرون بارتياح، إذا قال الأخ الأكبر أن هذا ما يجب القيام به، لذا يجب القيام به. |
| Eğer doğruyu söylüyorsa George damadın kıyafetlerini değiştirirken düğümlü saç ile birlikte yanık izi de Brett'in kıyafetlerine geçmiş olabilir. | Open Subtitles | حسنا، إذا هو يقول الحقيقة، عندما جرد من ملابسه جورج العريس مات بالفعل، الماسة بقايا من قميصه نقل |
| Doğru söylüyorsa parmak izi uyacaktır. | Open Subtitles | لو كان يقول الحقيقة اذا فسيكون لدينا تطابق |
| Evet de doğruyu söylüyorsa tahrik sebebimiz kalmıyor. | Open Subtitles | نعم ، ولكن إذا كان يقول الحقيقة فليس لدينا أي دافع |
| Peki doğruyu söylüyorsa daireye götürdüğü notlar nerede? | Open Subtitles | ولكن إذا كان يقول الحقيقة إذن أين جميع البحوث التي أعادها إلى شقتها؟ |
| Eğer şifreyi ezberleyebileceğini söylüyorsa ezberleyebilir demektir. İnanın bana. | Open Subtitles | عندما تقول أنها تتذكر الأرقام فهي فعلاً كذلك ، أعدك |
| Eger Sentetik olmadigini söylüyorsa Sentetik olamaz. | Open Subtitles | حسنا، اذا قالت انها ليست بآلة إذا لا يمكن أن تكون آلة |
| Eğer kardeşiniz geri geldiyse ve krallığını, tahtını aldığınızı söylüyorsa... | Open Subtitles | لو عاد أخوك، وبدا لك أنه يقول أنك أخذت مملكته، أخذت مكانه، |
| Eğer Michael gitmeni söylüyorsa gitmelisin. | Open Subtitles | إذا قال مايكل بأنه يجب أن ترحلي ، فعليكِ أن ترحلي |
| Eğer yaptığının doğru olduğunu söylüyorsa ona inanırım. | Open Subtitles | , إذا هو يقول بأن مايقوم به صحيح أنا أصدقه |
| Eğer Tommy sizin profesyonel olduğunuzu söylüyorsa, sorun yok. | Open Subtitles | اتعرف ماذا لو يقول تومي انكم محترفون ربما لدي شيء |
| Doğruyu söylüyorsa öğrenmemiz gerekir. | Open Subtitles | إن كان يخبرنا بالحقيقة, فعلينا أن نسحبها منه |
| On adam sarhoş olduğunu söylüyorsa, yatsan iyi olur. | Open Subtitles | عندما يخبرك 10 رجال أنك ثمل لا بد أن تستلق أرضا |
| Destekleyeceğini söylüyorsa, destekleyecektir. | Open Subtitles | , لو قال انه سيدعمني فانه سيدعمني |
| Eğer Doktor McKay sorunu çözdüğünü söylüyorsa, ona neden bir şans daha vermediğimizi anlamıyorum. | Open Subtitles | إن قال الدكتور ماكاى إنه وجد الحل فلنمنحه فرصة أخرى برأيى. |
| Ama, eğer donanma yunusun öldüğünü söylüyorsa, o zaman yunusu ölmüştür. | Open Subtitles | لكن إن قالت البحرية إن الدلفينة قد ماتت, فذلك ما حدث شكراً |
| Ama sağlam olduğunu söylüyorsa gidebilirsin. | Open Subtitles | لكن إن كانت تقول إنك لم تفعل شيئاً فيمكنك الذهاب. |
| Eğer bu makineyle en iyi işimi yapacağımı söylüyorsa bir bildiği var demektir. | Open Subtitles | اذا قال بأنني سأنجز أفضل أعمالي على هذه الآلة حسنا، فأنا متأكد بأن تلك نبؤة |