| - Hiçbir şey söylemek zorunda değilsin. - Arkadaşım ama. | Open Subtitles | ليس عليك قول أي شيء على الإطلاق إنها صديقتي |
| - Hiçbir şey söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | قومي بارجاعة مرة اخرى، مارجو ليس عليك قول أي شيء |
| Şu an bir şey söylemek zorunda değilsin. Bilmen gerektiğini düşündüm. | Open Subtitles | ليس عليك أن تقول أي شيء الآن لقد شعرت فقط انه يجب ان تعرف |
| Seni rahatsız eden bir konuysa hiçbir şey söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | ليس عليكِ أن تقولي شيئاً آخر عن ذلك لو أنكِ لستِ مرتاحة |
| Bir şey söylemek zorunda değilsin, sadece aldım. Değiştir. Şurada. | Open Subtitles | ـ لا يتوجب عليك قول أي شئ وإنما التبديل ، هناك |
| İstemediğin hiçbir şeyi söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | لست مضطرة لقول شيء لا تريدين أن تقوليه. |
| Bir şey söylemek zorunda değilsin ancak söyleyeceğin... | Open Subtitles | ليس عليكِ قول شيئ ولكن إن لم تذكري |
| Bir şey söylemek zorunda değilsin, sadece dinle. | Open Subtitles | ليس عليك قول أي شيء فقط انصت لي |
| söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | ليس عليك قول ذلك |
| Phoebe böyle söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | ليس عليك قول ذلك |
| Bir şey söylemek zorunda değilsin canım. | Open Subtitles | ليس عليك قول أي شيء يا عزيزتي |
| Hayatım, hiçbir şey söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | ليس عليك أن تقول شيئًا يا عزيزي |
| Hiçbirşey söylemek zorunda değilsin, tamam mı? Sadece beni dinle yeter. | Open Subtitles | ليس عليك أن تقول شيئا فقط أنصت إلي |
| Hiçbirşey söylemek zorunda değilsin, tamam mı? Sadece beni dinle yeter. | Open Subtitles | ليس عليك أن تقول شيئا فقط أنصت إلي |
| Bir şey söylemek zorunda değilsin. Beni bu gece havaalanına götür, yeter. | Open Subtitles | ليس عليكِ أن تقولي شيئاً فقط قومي بتوصيلي إلى المطار الليلة |
| Bunu artık söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | لا يتوجب عليك قول ذلك الان |
| Bir şey söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | لست مضطرة لقول أى شئ |
| Bir şey söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | ليس عليكِ قول أي شيء |
| Bana güzel şeyler söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | لا داعي لقول كلام جميل لي لم أدفع لك من أجل هذا |
| - Önemli değil, bir şey söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | لا بأس , انك لست مضطراً لقول اي شيء |
| Tatlım, bir şey söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | حبيبتي، لم يكن لديك أن أقول أي شيء. |
| Şu an bir şey söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | أتعلم، لا يجب أن تقول شيئًا الآن. |
| Eğer başın belaya girerse, hiçbirşey söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | إذا وقعت بأي مشكلة لا يجب عليك قول أي شئ اتفقنا,أنا أعتمد عليك |
| Yalan söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | لستي مضطرة أن تكذبي علي |
| İstemediğin bir şeyi söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | أنت لستِ مضطرة لقول شيءٍ لاتريدين قوله. |
| Bir şey söylemek zorunda değilsin. Seçim senin. | Open Subtitles | ليس عليك أن تخبرنا أي شيء إتخذ القرار |
| Bana söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | ليس عليك أن تخبرني |