- Can dostu edindiğini söyleyemeyeceğim. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أقول أنك حصلت على صديق عمرك |
Durumdan hoşnut olduğumu söyleyemeyeceğim ama umarım korunmuşsundur. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أقول أنني متحمس لسماع ذلك لكنني واثق انك تمارسين بشكل أمن و أمل ان تشعري بالحرية |
Bu olayı size devredeceğimiz için üzüldüğümü söyleyemeyeceğim. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أقول إني مستاء أن هذه القضية لك |
Bunlar da kimseye söyleyemeyeceğim şeyler. | Open Subtitles | وكانت توجد أمور لا يمكنني أن أخبر أي أحد عنها |
Adını veremeyeceğim biriyle adını söyleyemeyeceğim bir yere gidiyorum. | Open Subtitles | سيأخذني لمكان لا استطيع اخباركِ عنه |
Size katıldığımı söyleyemeyeceğim. | Open Subtitles | لا أقول أني لا أتفق معك في هذا |
Bunların beni şaşırttığını pek söyleyemeyeceğim. | Open Subtitles | لا يمكنني القول أني متفاجئ بما حدث |
Ancak bu çatı altındaki herkes için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. | Open Subtitles | لا يمكنني قول ذلك لجميع من تحت هذا السقف |
Aynı fikirde olmadığımızı söyleyemeyeceğim, Bay Shelton. | Open Subtitles | في الحقيقة إنني أميل إلى الأتفاق معك سيد (شيلتون) |
Bundan hoşlandığımı söyleyemeyeceğim. | Open Subtitles | لا أستطيع القول بأن هذا يعجبني على الإطلاق. |
Alkolik olabilirim ama bu doğruyu söyleyemeyeceğim anlamına gelmez. | Open Subtitles | ربما أكون مدمن خمـر , ولكن هذا لا يعني أني لا أستطيع قول الحقيقة |
Birinin onu öldürmesine üzüldüğümü söyleyemeyeceğim. | Open Subtitles | اذا كان شخص ما قتلوه، لا أستطيع أن أقول إنني آسف. |
İstilayı filan göz önünde bulundurunca son zamanlarda çok fazla kafa yorduğumu söyleyemeyeceğim. | Open Subtitles | , هل تعلم ماذا مع الإحتلال وكل شيء لا أستطيع أن أقول حقاً أننى قد أعطيت الكثير من التفكير لذلك |
Bu dairede ne yaptığı ile ilgili bir şey söyleyemeyeceğim. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أقول أنني أحببت ما فعله بالمكان |
Cevabına şaşırdığımı söyleyemeyeceğim. Gerçekte kim olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | لا أقول أنني مندهش من ردكِ أعرف حقيقتكِ |
Bunlar da kimseye söyleyemeyeceğim şeyler. | Open Subtitles | وكانت توجد أمور لا يمكنني أن أخبر أي أحد عنها |
Sana söyleyemeyeceğim belli bazı şeyler var. | Open Subtitles | هناك أمور محددة لا استطيع اخباركِ بها. |
Schibetta'nın ölmesine üzüldüğümü söyleyemeyeceğim. | Open Subtitles | حسناً، لا يُمكنني أن أقول أني آسِف لموتِ (شيبيتا) |