Yenidoğan tüpü getirdiğinizi söyleyin lütfen. | Open Subtitles | أرجوك أخبرني أنكم أحضرتم أنبوبا للولدان. |
O peynirin partide verildiğini söyleyin lütfen. | Open Subtitles | أرجوك أخبرني أن ذلك الجبن من هذه الحفلة |
Söylemek istediğiniz neyse söyleyin lütfen. | Open Subtitles | . أرجوك أخبرني بـ ماذا تريد أن تقول |
Justin'in kulaklarını kapıya dayamadığını ve hiçbir şey duymadığını söyleyin lütfen. | Open Subtitles | رجاءً أخبروني أن جاستن صاحب أذن القزم المدببة ليست متكأة على الباب ليتمكن من سماع الأمر كله |
Usta, söyleyin lütfen. Bu savaş Yang Ye'ye talih mi getirecek talihsizlik mi? | Open Subtitles | ايّها المُعلّم، أرجوك أخبرني إذا (يانغ يي) يجمع حظ سعيد أو مصيبة في هذه الحرب. |