"sözlü olarak" - Translation from Turkish to Arabic

• شفهيا
• شفهياً
• شفهية
• لفظياً
• اللفظي

Sorunuzu sözlü olarak ya da önünüzdeki konsoldan elle girebilirsiniz.
يمكنك إدخال الاستعلام شفهيا أو إدخاله يدوياً على اللوحة أمامك

Dersi. Michael Oher. Ona bu testi sözlü olarak yaptım.
المادة ، انه مايكل اور ، لقد اعطيته هذا الاختبار شفهيا

Affedersin. Kendimi, sözlü olarak ifade edemiyorum.
اسفة , اعتقد ان لدى مشكلة فى التعبير عن نفسى شفهياً

Lütfen,Hasarınızı ; sözlü olarak belirtiniz.
برجاء أن تذكر شفهياً طبيعة إصابتك

Elinde uygun belge olmadığında cevaplarını sözlü olarak verebilirsin.
يُمكنك إعطاء إجابات شفهية إذا لم يكُن لديك وثائق سليمة

sözlü olarak verilecek bir emirdi ve bu yüzden de gardiyanları takip etmemiz gerek.
الأمر كان يجب أن يكون لفظياً لهذا علينا الذهاب، والبدء بتعقب الحارس

14:35 itibariyle kendi ağzınızla işe devam edemeyecek durumda olduğunuzdan tüm müdürlük yetkilerinizi Rajiv Gidwani'ye sözlü olarak devrettiğinizi farz ediyorum.
35 أنت تعترف أنك غير ملائم للمكتب (واعطاء الاذن اللفظي ل(راجيف جدواني ليقوم بكل واجبات المدير

Yusef Salaam kayda alınmış bir itirafta bulunmadı ama polise göre diğerleri koşucunun üzerine çıkarken kadına kurşun boruyla vurduğunu sözlü olarak kabul etti.
لم يعطي يوسف سلام إقرار مصور أنه أعترف شفهيا بأنه ضرب الضحية بماسورة معدنية بينما كان الأخرين يعتدون عليها

Neden sizin küçük başarılarınızı sözlü olarak onaylayamıyorum?
لماذا لا يمكنني الاعراب شفهيا عن انتصاراتك الصغيره ؟

Ama hikaye yazılı değildi... ama sözlü olarak nesilden nesile aktarılmıştı.
"لكن التاريخ لم يكتب" "لكنه يتناقل شفهيا من جيل الى جيل"

- Aramanızı sözlü olarak ya da...
- هذه هي - ,يمكنك إدخال الاستعلام شفهيا أو بواسطة

Bu sistem, kadınları ikinci sınıfmış gibi ele alan ve kadınların onları koruyacak bir gardiyana ihtiyaç duyduğu, bütün hayatları boyunca yazılı ya da sözlü olarak, bu gardiyandan izin alması gereken aşırı muhafazakar gelenek ve görenekler üzerine kurulmuştur.
هذا النظام مبني على المحافظة المتشددة على العادات والتقاليد والتي تتعامل مع النساء كما لو انهن أقل مستوى وكما لو أنهن بحاجة إلى راع لحمايتهن، لذا يجب عليهن ان يأخذن الإذن من هذا الراعي، سواء كان شفهيا أو مكتوبا، طوال حياتهن.

El sıkışmaya gerek yok. sözlü olarak anlaştık. - El sıkışma.
لا أحتاج للمصافحة أنا أوافق شفهياً

Kadın sana bir laf söyledi diye delirdin. Bir cinayet kurbanının karısına sözlü olarak saldırıda bulundun.
أنت فقط مُرهق شفهياً زوجة a ضحيّة قتلِ.

sözlü olarak söyledim.
rlm; لقد قلت ذلك شفهياً

Kumandanım? sözlü olarak, kalkış yapıp yapmamamı söylemeniz gerekiyor.
يا قائدة، أريدك أن تقولي لي لفظياً أطلق أم لا

Eğer bir bebeğiniz olursa ve onu sözlü olarak taciz ederseniz, küçük beyni o kadar yıkıcı kimyasallar salgılar ki beyninin kötüyü iyiden ayıran kısmı asla gelişmez, böylece kendinize ev yapımı harika bir psikopat yetiştirmiş olursunuz.
إذا كان لديك طفل صغير وأعتديت عليه لفظياً دماغه الصغير يرسل هذه المواد الكيميائية المدمرة هذا الجزء الصغير من دماغه الذي يحدد الصح من الخطأ لم ينمو بعد لذلك من الممكن أن تسبب لنفسك محلية ذهنية

Son bir kez sözlü olarak onaylamanız gerek. Evet.
-اريد التأكيد اللفظي النهائي .