Koşan adam yukarıda saldırıya uğrayıp buraya sürüklenmiş ya da kaymış. | Open Subtitles | أعتقد أن الرجل الراكض تمت مهاجمته في الأعلى و تم سحبه أو زلقه الى الأسفل |
Her bir ekip üyesi ayrı ayrı öldürülüp buraya sürüklenmiş görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أن كل عضو في الفريق قد تم قتله منفرداً ثم تم سحبه إلى هنا |
Evet, ceset o yönde sürüklenmiş ama oradaki damlalar ne? | Open Subtitles | أجل, لقد سُحبت الجثة بهذا الإتجاه, لكن ما هذه النقاط الصغيرة هنا؟ |
İlk kurban Brenda, öldükten sonra sürüklenmiş. | Open Subtitles | الضحية الاولى بريندا تم جرها بعد الوفاة |
Blake, Jason da sürüklenmiş mi diye dışarı bak sen. | Open Subtitles | بلايك,تفقدي الخارج و انظري ان كان تم جر جيسون |
Bu hanım, otoyolda epey sürüklenmiş. | Open Subtitles | لقد تمّ جرّ هذه السيّدة على طول الطريق السريع لمسافة طويلة. |
Görünüşe göre birisi kenardan kayalara oradan da suya sürüklenmiş gibi. | Open Subtitles | بلا جثة؟ يبدو وأن شخصٌ ما تم جرّه من على المقعد على الصخور إلى داخل الماء |
Çıplak halde, ceset muhtemelen gizlemek amacıyla sürüklenmiş. | Open Subtitles | كانت عارية , و تم سحبها تقريباً لإخفاء الجثة |
Fakat taşların üstünde bile sürüklenmiş olsa bu çeşit çatlaklar oluşmazdı. | Open Subtitles | ولكن حتى لو تم سحبه على الحجار فلن تحدث له هذه الكسور |
- Elbiseleri üstündeyken duşa sürüklenmiş. | Open Subtitles | لقد تم سحبه إلى مصاطب الاستحمام وهو بكامل ملابسه |
Pazı kemiğinin uçları yeniden oluşmadan törpülenmiş,.... ...böylece kollarından tutularak sürüklenmiş olabilir. | Open Subtitles | حسناً نهاية عظمة العضد متآلكة أيضاً بدون إعادة تشكيل فربما تم سحبه من ذراعه |
Görünüşe göre, uyluk kemiğini kaval kemiğinden çıkaracak şiddette sürüklenmiş. | Open Subtitles | يبدو أنّ الضحية قد سُحبت فعلا، بقوة كافية لحدوث خلع بين عظم الفخذ وعظم الساق. |
Maktul orada mı öldürülmüş yoksa oraya sürüklenmiş mi, biliyor musunuz? | Open Subtitles | {\pos(192,210)} أقُتلت الضحية في المكان أم سُحبت ناحية الجذع الأجوف؟ أتعرف؟ |
Bak. Bir beden buraya kadar sürüklenmiş... | Open Subtitles | أنظر , جثة واحدة تم جرها هنا... |
Anne sürüklenmiş. | Open Subtitles | الأم تم جرها إلى خارج المنزل |
Vücutlar kamp alanından sürüklenmiş. | Open Subtitles | تم جر الجثث خارج الخيمة |
Kurbanımız, 18 tekerlekli tır tarafından sürüklenmiş. | Open Subtitles | تمّ جرّ ضحيّتنا بواسطة شاحنة "ويلر-18". |
Ferg aradı, adamın biri bir at tarafından sürüklenmiş. | Open Subtitles | ، (اتصل (فيرغ . و قالَ أنّ هنالك رجلاً جرّه حصان |
İki kat uzağa sürüklenmiş olabilir. | Open Subtitles | من الممكن أنه تم سحبها ضِعفَ ذَلِك |
Akıntıya karşı birkaç mil sürüklenmiş. | Open Subtitles | لابد إنها انجرفت لعدة أميال |
Birisi o tarafa sürüklenmiş gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أن شخص تم جره بهذا الأتجاه |