Korkacak bir şey yok. Ailem Süreç'te hep başarılı oldu. | Open Subtitles | لا داعي للخوف ، أبلت عائلتي بلاء حسناً في (العملية) |
Aslında, Süreç'te bir dost hiç fena fikir değil. | Open Subtitles | في الحقيقة ، الحصول على صديق في (العملية) ليست فكرة سيئة |
Süreç'te kalmak için, sağlıklı olarak değerlendirilmelisiniz. | Open Subtitles | للبقاء في (العملية) يجب أن يثبت الفحص الطبي أهليتك |
Ve buradaki herkesin sen Süreç'te biraz daha uzun kalabil diye riske girmesi hiç adil değil. | Open Subtitles | ومن الظلم الشديد أن تعرّض الجميع للخطر كي تبقى في (العملية) لفترة أطول |
Anne, ben geri dönmüyorum. Süreç'te kalıyorum. | Open Subtitles | لن أعود يا أمي سأبقى في "العملية" |
Oğlum Süreç'te kalacak. | Open Subtitles | سيبقى ابني في العملية |
Beni Süreç'te kalmaya zorladı. | Open Subtitles | أجبرني على البقاء في العملية |
- Biliyorum! Abim Süreç'te öldü. | Open Subtitles | - بلى، مات أخي في العملية |