"sıcak tutacak" - Translation from Turkish to Arabic

• دافئة
• الدافئة
• دفئاً
• دافئاً
• تبقيك دائفة في
• دافء

Gerçekten istediğini biliyorum ve seni sıcak tutacak.
أعلم انك حقا تحتاجين واحداً وأنه سيجعلك دافئة جداً

Yani, salı ve cumartesi akşamları kim seni sıcak tutacak?
أعني من سيبقيك دافئة في الليل ومن كل ثلاثاء وبالتناوب السبت.

Gidip seni sıcak tutacak kıyafetler ve sıcak yemek bulalım.
لنعثر لك على بعض الملابس الدافئة و طعام ساخن

"Ayrıca yanınıza sıcak tutacak giyecekler ve erzak da alsanız iyi olur."
يجب أن تجهزى نفسك بالملابس الدافئة والمؤن

Daha sıcak tutacak bir şeyler almışsındır umarım.
أٌفضل لو كنتِ قد جلبتِ شيئاً أكثر دفئاً من هذا

Özel bir iş ve dolayısıyla daha iyi yiyecekler, sıcak tutacak giysiler ve daha iyi yaşam şartlarınız olacak.
نحتاج لعمال متخصصين و وفقاً لذلك سنوفر لهم طعام أفضل و ملابس أكثر دفئاً و ظروف معيشة أفضّل

Bu bebek öyle küçük ki onu sıcak tutacak yeterli yağ dokusu yok.
هذا الطفل نحيف للغاية بحيث ليس لديه ما يكفي من الدهون للبقاء دافئاً.

Seni geceleri sıcak tutacak olan şeftali tartı değil.
إسكافيا الخوخ لن تبقيك دائفة في الليل

İşte sana güzel, sıcak tutacak bir battaniye.
هذا صوف دافء لطيف

Bitmek bilmez yiyeceklere ve en soğuk gecelerde bile seni sıcak tutacak bir eve.
منزل ملائم ليبقيكِ دافئة في الليالي الباردة

Yaşadığı zorluğun üstesinden gelmesi için sıcak tutacak şapka ya da incil verebilirim.
ربما لأعطيع بعض الأشياء التي قد تُسهِل هذا الشقاء عليه .. قبعة دافئة و الكتاب المُقدس

Gece bu oda soğuk olur ama seni sıcak tutacak pek çok kürk var.
الجو يصبح بارد ليلًا بالغرفة ولكن لديك الكثير من الفراء ليبقيك دافئة

Üzerine sıcak tutacak bir şey al ve hazırlan.
إرتدى عباءة دافئة . وكونى جاهزة

Çocuklara kendilerini sıcak tutacak kıyafetlerini hazırlamalarını söyle.
اخبر الأولاد بأن يجهزوا ملابسهم الدافئة.

Lanet olası kitaplar. Yiyecek ve sıcak tutacak şeyler ara.
الكُتب اللعينة أبحث عن الطعام و الأشياء الدافئة

Sana daha sıcak tutacak bir şey lazım.
تحتاج لشيء أكثر دفئاً

Daha sıcak tutacak bir şey vereyim mi?
تحتاج لشيء أكثر دفئاً

Hayır, onu sıcak tutacak birinin olmasına sevindim.
لا, أنا مسرورةٌ أن كان لديه شخص ما لإبقائه دافئاً

O yaptı. Bu, gözetleme yaparken onu sıcak tutacak.
هذا سيبقيه دافئاً خلال الاعمال الميدانية

Seni sıcak tutacak bir şeylerim var.
ربما لدي شيء يبقيك دافء.