Kendi kendini sıkıştırdı. Bağlantımızı kesti. | Open Subtitles | لقد حاصر نفسه وانقطع عنا. |
.Onun ordusu sonunda düşman askerlerini Alesia kasabasında köşeye sıkıştırdı. | Open Subtitles | حاصر جيشه العدوّ أخيراً في بلدة (أليسيا). |
Steranko kaçağı köşeye sıkıştırdı. | Open Subtitles | لقد حاصر "سيترانكو" الدخيل |
Şu drone haberi sayesinde beni köşeye sıkıştırdı. | Open Subtitles | لقد وضعتني بمأزق حقيقي بفضل قصة الطائرة بدون طيار تلك |
Kapıyı tekmelediğinde beni köşeye sıkıştırdı. | Open Subtitles | لقد زججت بي بمأزق في لحظة ركل الباب |
Ondan çok hoşlanmıyorum ama akşam yemeği için beni köşeye sıkıştırdı. | Open Subtitles | لا أحبها لتلك الدرجة، لكنها حاصرتني بعشاء |
Otoparkta beni köşeye sıkıştırdı ve çantayı verdi. | Open Subtitles | لكن ربما بسبب الذنب حاصرتني في المركن |
Hugh Butterfield'ı köşeye sıkıştırdı. | Open Subtitles | لقد حاصر (هيو باتيرفيلد) في الزاوية. |
Kapıyı tekmelediğinde beni köşeye sıkıştırdı. | Open Subtitles | لقد زججت بي بمأزق في لحظة ركل الباب |
Beni sıkıştırdı | Open Subtitles | لقد حاصرتني |