Yani, Bayan Carlson nazik bir öğretmendir ama çok sıkıcı ve tuhaf şekilli bir başı var. | Open Subtitles | أعني، بان الآنسة كارلسون معلمة لطيفة لكنها مملة و شكل رأسها شاذ. |
Biliyorum böyle şeyleri direkt söylemek lazım, ...ama bu kelimeler sıkıcı ve klas değil. | Open Subtitles | أعرف بأنني يجب أن أقول مثل تلك الأشياء مباشرة لكن هذه الكلمات مملة و باردة جدا |
Bir sürü sıkıcı ve uğraştırıcı işler var. | Open Subtitles | هنالك الكثير من الاعمال التي تكون مملة و متعبة |
Beni saymayın. Yapmak istemiyorum. O kötü ve sıkıcı ve... ve... | Open Subtitles | أخرجنى من هذا الأمر,لاأريد أن أفعل هذا,انه بخيل و ممل و.. |
Söyledin bile. sıkıcı ve iğrenç olduğumu söyledin. | Open Subtitles | هيا لقد أخبرتني بهذا لتوك أنني ممل و بغيض |
Mühendis olması sıkıcı ve ciddi olduğu anlamına gelmez. | Open Subtitles | كونه مهندس معلوميات لا يعني أنه جاد و ممل |
Hep evliliğin çok geleneksel, sıkıcı ve normal olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | دائما ما أعتقدت أن الزواج شيء تقليدي جداً وممل وعادي |
Ve o yüzden de sıkıcı ve bitmek bilmez oldu. | Open Subtitles | . وهذا ما جعلها مملة و بلانهاية |
Hayatınızı sıkıcı ve zor bir hale getirdiğinin farkındayım. | Open Subtitles | أعلم بأن هذا يجعل حياتك مملة و صعبة |
Kızlara ilginç görünmek için bir yöntem çünkü özünde sıkıcı ve kendini beğenmişsin sikik rastaların gibi bu arada rasta, beyaz insanlarda her zaman utanç verici görünür Özgün değiller. | Open Subtitles | انها مجرد وسيلة تبدو مثيرة للاهتمام للفتيات ل أسفل عميق، كنت مملة و الطنانة ، مثل الخاص بك المجدل سخيف غبي ، |
Okulun sıkıcı ve anlamsız olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتعتقد بأن الدرسة مملة و لا معنى لها... |
O kadar sıkıcı ve meşakkatli ve boğucu ve bunaltıcı ve sıkıcı! | Open Subtitles | ...أنها مملة و قاسية ! مملة بشكل كبير |
Onu sevmiyoruz -Ciddi, sıkıcı ve şapşal O iyi biri bana çok kibar davranıyor | Open Subtitles | مما يعنى أنه ممل و مغفل لكنه رجل لطيف و يعاملنى جيدا |
Rakip bir bilimsel açıklama ama fazlasıyla ruhsuz, fazlasıyla sıkıcı ve fazlasıyla değersiz. | Open Subtitles | و هو تفسير علمي منافس ممل و باهت و مثير للشفقة |
O zaman çalışmak gerçekten çok sıkıcı ve zahmetliymiş. | Open Subtitles | . إذن العمل هو حقاً ممل و متعب جداً |
Normal boylarda beyaz bir adam arıyoruz , sıkıcı ve unutulan birisi , bu o muydu ? | Open Subtitles | إني أبحث عن رجل أبيض، طول معتدل و ممل جداً، هل كان هذا هو الآن؟ |
Bu yer çürümüş. Aptal sıkıcı, sessiz sıkıcı ve küçük sıkıcı yer. | Open Subtitles | هذا المكان يثير الاشمئزاز هادئ و ممل |
Ve bende cevap olarak "sıkıcı" ve "sıkıcı" dediğini hatırlıyorum. | Open Subtitles | وأتذكر أنك ردك كان "ممل" و"ممل" |
Nedendir bilinmez sıkıcı ve yaşlı bir yavşağa dönmüş babana mı hayatını dolu dolu ve zengin yaşamış kimseleri umursamayan dedene mi? | Open Subtitles | أبيك، الذي تحول لسبب أجهله إلى والد عجوز وممل أم جدك الذي عاش حياة غنية ومليئة بالمغامرات ولم يقبل الإهانة من أحد؟ |
Sıkıcı, daha sıkıcı ve etek giymiş sıkıcı. | Open Subtitles | ممل ممل أكثر وممل في تنورة |