"sınırı yoktur" - Translation from Turkish to Arabic

    • يوجد حد
        
    • فلا حدود
        
    • هناك حدود لما
        
    • يوجد حدود
        
    • ليس له حدود
        
    • ليس هناك حدّ
        
    • لا توجد حدود
        
    • تحده حدود
        
    Yapabileceklerinin sınırı yoktur. Open Subtitles لا يوجد حد إلى ما يمكن أن يفعله.
    - "hız sınırı yoktur." Open Subtitles - "ا يوجد حد السرعه."
    Sanal üniversitede sıra sınırı yoktur. TED فلا حدود لعدد المقاعد في الجامعة الافتراضية.
    Çünkü birini sevdiğinizde başarabileceklerinizin sınırı yoktur. Open Subtitles . . لأنه عندما تحب شخص ما لاتكون هناك حدود لما يمكنك القيام به
    Rüyaların sınırı yoktur. Open Subtitles لا يوجد حدود للأحلام
    Bangladeş işçileri için hayat mücadelesinin sınırı yoktur. Open Subtitles نضال العمال من بنغلاديش ليس له حدود.
    İş yapabildiğiniz sürece yaş sınırı yoktur. Open Subtitles ليس هناك حدّ للعمر طالما يمكنك القيام بالعمل
    Böyle bir bomba yapmak istedikten sonra, büyüklüğünün sınırı yoktur. Open Subtitles ... عندما تتمنى أن تدفن القنابل فحسب لا توجد حدود للحجم
    KAHVE KIRMIZI TUŞA BAS Çünkü insan beyninin kendini kandırma becerisinin sınırı yoktur. Open Subtitles لأن العقل البشري لا تحده حدود في قدرته على خداع نفسه
    - Hız sınırı yoktur. Open Subtitles - ا يوجد حد السرعه
    Bağımlı olmak için yaş sınırı yoktur. Open Subtitles -لا يوجد حد للإدمان
    Burada işleri düzeltmeliyiz. Aklımızı bu işe verirsek başarabileceklerimizin sınırı yoktur. Open Subtitles يجب علينا إصلاح الأمور هنا، إذا وضعنا عقولنا معاً فلا حدود لما يمكن أن ننجزه
    Ve güç ile yapabileceklerimin bir sınırı yoktur. Open Subtitles ومع القوّة، فلا حدود لِمَا يمكنني فعله
    Çünkü birini sevdiğinizde başarabileceklerinizin sınırı yoktur. Open Subtitles . . لأنه عندما تحب شخص ما لاتكون هناك حدود لما يمكنك القيام به
    Onları korumak için yapabileceklerinin sınırı yoktur. Open Subtitles ليس هناك حدود لما يمكن أن تفعله لحمايتهم.
    Yaşlı bir insanın çirlinliğinin sınırı yoktur. Open Subtitles لا يوجد حدود لقباحة كبار السن
    Ve filmin adı "Aşkın Ölümden Başka sınırı yoktur." Open Subtitles والفيلم اسمه "الحب ليس له حدود سوى الموت"
    Kalakeya'lar taktik savaşa girmezler. Gaddarlıklarının sınırı yoktur. Open Subtitles "الكالاكياس" لا يعترفون بالهجوم التكتيكيّ ليس هناك حدّ لقدراتهم التدميرية
    Bununla yapılacakların sınırı yoktur. Open Subtitles لا توجد حدود لما يمكنني أن أفعله بها
    Hırsın hiçbir sınırı yoktur. Open Subtitles الطموح لا تحده حدود

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more