"sırasını" - Translation from Turkish to Arabic

    • دوره
        
    • ترتيب
        
    • دورها
        
    • تسلسل
        
    • طابور
        
    • التسلسل
        
    Ve şu anda erkeğiyle çiftlerme sürecinde... ve ürtte bir diğer erkek kendi sırasını beklemekte. TED وهذه هي أجنحتها. وهي في مرحلة التزاوج مع هذا الذكر. وهنا ذكرٌ آخر ينتظرة دوره هو الآخر للتزاوج مع الملكة.
    Kenarda kendi sahne sırasını beklerken, hâlâ notlar tutuyor, bir şeylerin üstünü çiziyordu. TED حينما كان يجلس وسط الجمهور في انتظار دوره للصعود إلى الخشبة، كان ما يزال يخربش بعض الملاحظات ويشطب أخرى.
    Artık resmen benim kuşum olduğuna göre sana evdeki kıdem sırasını anlatayım. Open Subtitles الآن وبينما أصبحت طائري بشكل رسمي دعني أطلعك على ترتيب التفضيل هنا
    Benim bakışıma göre, insanlar araçların icat sırasıyla öğrenme amacıyla kullanılma sırasını karıştırıyorlar. TED ان الناس تخلط من وجهة نظري بين ترتيب اولويات اداوت الابداع وايها يجب استخدامها قبل الآخر للتدريس
    Biz, son gurup değiliz, baba. Eun-joo'nun büyükannesi hâlâ sırasını bekliyor. Open Subtitles " نحن لسنا الأخيرين جدة " إيني جو مازالت تنتظر دورها
    Aşçı kurbanların vurulma sırasını biliyor muymuş? Open Subtitles هل يعرف الطباخ تسلسل الاطلاق على الضحايا؟
    Müvekkilim yarım saat önce tutuklandı dava numarasını öğrenmem için tutuklanma sırasını söylermisiniz? Open Subtitles تم إعتقال موكلي قبل نصف ساعة وأحتاج منك التحقق من طابور التوفيق لرقمه المدني
    Nükleotidlerin sırasını belirledim. Open Subtitles لقد تمكنت من التسلسل
    Mezarlarından birini paylaşmak için sırasını beklemek zorunda. Open Subtitles عليه فقط أن ينتظر دوره. ويشارككم أحد قبوركم.
    İçeri giriyor, kibarca sırasını bekliyor, nakit ödüyor. Open Subtitles انه يمشي و ينزل الى الشارع انه ينتظر دوره بشكل مهذب انه يدفع نقدا
    Büyük ihtimalle konuşma sırasını beklemek üzere yeşil odanın yolunu tutmuştur. Open Subtitles انه على الارجح في طريقه إلى الغرفة الخضراء الانتظار دوره في الكلام.
    Açıkçası Belediye Başkanı Ramos'un sırasını savdığını düşünüyorum. Open Subtitles والآن من الواضح ان المحافظ راموس قد حصل على دوره
    sırasını beklemekte güçlük çekiyor. Open Subtitles يعاني أحياناً من صعوبة في أنتظار دوره
    Şimdi şunu yapacağım, bu kararların alınma sırasını değiştireceğim. TED الان الذي سوف اقوم بعمله هو اعادة ترتيب ظهور تلك القرارات
    Şimdi bile, gezegenlerinin sırasını ezberlerken, başka bir şeyler kayıp gidiyor, belki bir çiçeğin adı, bir amcanızın adresi, Paraguay'in başkenti. TED وحتى الآن، حينما تذكر ترتيب الكواكب شئ أخر ينزلق بعيداً، ربما زهرة الزهرة، عنوان أحد أعمامك، عاصمة البارغواى
    Karıştırılmış bir iskambil destesinde kağıtların sırasını kimin en çabuk ezberleyeceği konusunda yarışıyorlardı. TED كانوا يتنافسون من يستطيع حفظ ترتيب أوراق اللعب المخلوطة أسرع
    Ama sonra sigorta şirketi hastanede yatmak için sırasını beklemesi gerektiğini söyledi. Open Subtitles لكن الشركة قالت أنها يجب أن تنتظر دورها لتدخل مستشفى حكومي
    Ama sonra sigorta şirketi hastanede yatmak için sırasını beklemesi gerektiğini söyledi. Open Subtitles ...لكن المؤمن قال انه عليها انتظار دورها بالمستشفى
    Ona diğer herkes gibi sırasını beklemesini söyle. Open Subtitles اخبريها أن تنتظر دورها أسوةً بالآخرين
    Uydu, ön ateşleme sırasını başlattı. Open Subtitles قام الفمر الإصطناعي بتفعيل تسلسل إطلاق النار الأولي
    Nacho sırasını buldum. Open Subtitles لقد وجدتُ " طابور الـ " ناتشو
    Kesinlikle sırasını bilemezdi. Open Subtitles بالتأكيد ليس على التسلسل.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more