Daha sağIıklı et ve Todd için daha iyi, çünkü o bir sporcu. | Open Subtitles | إنه لحم صحي ، وهو جيد ... لـ تود لأنه يحتاج أن يحافظ على لياقته |
Genç ve sağIıklı olduğu için muhtemelen daha da yüksektir. | Open Subtitles | ربما سيكون أفضل مذ إنه شاب و صحي |
Çünkü sağIıklı mangal diye... bir şey yoktur. | Open Subtitles | ... لأنه لا يوجد شيء بإسم طبخ خارجي صحي |
Bunları anlıyorum, ama yemeyi kesemezsin. sağIıklı değil. | Open Subtitles | أتفهم كل هذا، لكنك لا تستطيعي التوقف عن الأكل هكذا، ليس هذا صحياً |
Çok sağIıklı bir durum. | Open Subtitles | إنه وضع صحيّ وصادق. |
NasıI Thomas sağIıklı oluyor da sen olamıyorsun? | Open Subtitles | لمَ يتسنّى لـ(توماس) أن يصبح سليمًا وأنتِ لا؟ |
ağrıyı dindirmek, hastalığı yenmek, sağIıklı kalmak için insanlara yardım etmem gerekiyor. | Open Subtitles | أنا من المفترض أني أساعد الناس ليسيطروا على ألمهم لهزيمة المرض,للبقاء أصحاء |
Bunun sağIıklı olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنه أمر صحي. |
Bunun sağIıklı olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أن هذا صحي |
- Kimse norma... Kimse normal değil. Kimse sağIıklı değil. | Open Subtitles | -لا أحد طبيعي , لا أحد صحي |
Kimse sağIıklı değil. | Open Subtitles | لا أحد صحي. |
sağIıklı duruyor. | Open Subtitles | ـ هذا يبدو صحياً ـ أجل |
Sonunda sağIıklı bir şey! | Open Subtitles | شئٌ صحيّ |
Kendi karantinanızdan sağIıklı çıktığınızı görüyorum. Çıktım evet. | Open Subtitles | -أرى أنّك خرجت من العزل سليمًا مُعافى . |
sağIıklı bir kız olarak bir dileğim var. | Open Subtitles | الآن. نحن أشخاص أصحاء .. لدي أعظم أمنية |