"saat içerisinde" - Translation from Turkish to Arabic

    • خلال ساعة
        
    • بعد ساعة
        
    • خلال الساعات
        
    • في الساعات
        
    • خلال الساعة
        
    • في غضون ساعة
        
    • في غضون ساعات
        
    • في ساعتين
        
    • للساعت
        
    • خلال ساعتان
        
    • ساعات القادمة
        
    • ساعة القادمة
        
    Şimdi, Jonah ile 1 saat içerisinde takas yapmayı planlıyorum. Open Subtitles الان, من المفترض ان اجري الصفقة مع جون خلال ساعة
    Kaparo, teslimden ve teyitten sonra bir saat içerisinde Zürih'de olacak. Open Subtitles على الإيداعِ في زيوريخ. خلال ساعة واحدة من التسليم
    Zamanımız kalmadı. Mahkeme bir saat içerisinde başlayacak. Bakmam gereken notlar var. Open Subtitles ليس لدينا الكثير من الوقت المحاكمة بعد ساعة و لدي الكثير من الملاحظات لأراجعها
    Bir saat içerisinde, adam 1 ,000 dolarlık tasdikli çek karşılığı fesihnameyi imzalamış. Open Subtitles بعد ساعة وافق على الغاء العقد مقابل ألف دولار
    Burada gördükleriniz delice üşüşen bir partikül topluluğu, ve bunların her biri son birkaç saat içerisinde belirlenen, insan duygularını temsil ediyor. TED ما تشاهدونه هنا هو كتلة محتشدة بالجزيئات ، كل منها يمثل شعوراً واحداً لشخص ورد ذلك خلال الساعات القليلة الماضية.
    Son birkaç saat içerisinde duyguları ifade etme konusunda bayanların erkeklerden çok daha üretken olduklarını görüyoruz. TED ونحن نرى أن النساء هن أكثر قليلا إنتاجاً في الحديث عن مشاعرهن في الساعات الأخيرة عن الرجال.
    Bir sonraki saat içerisinde bodrum katına inen tek kişi, cesedi bulan yaşlı kadın. Open Subtitles الشخص الآخر الوحيد الذي ركب المصعد إلى الطابق السفلي خلال الساعة المقبلة كانت السيّدة المسنّة التي وجدت الجثة
    Evet. Masamı topladım bile. Bir saat içerisinde buradan ayrılabilirim. Open Subtitles أجل، لقد حزمت أغراضي وسأخرج من هنا خلال ساعة.
    Eğer bir saat içerisinde dönmezsek provayı sabaha erteleriz. Open Subtitles إذا لم نعد خلال ساعة سنؤجّل البروفة إلى الصباح
    - Kim bir saat içerisinde burada olacak? - Doktor mu gelecek? Open Subtitles من سيكون هنا خلال ساعة الطبيب سيكون هنا ؟
    Bir saat içerisinde uçakla Cenova'dan buraya getirtebilirim. Open Subtitles يمكنني طلب إرسالهم إلى هنا من جينيف خلال ساعة.
    Bir saat içerisinde adam 1,000 dolarlık tasdikli çek karşılığı fesihnameyi imzalamış. Open Subtitles بعد ساعة وافق على الغاء العقد مقابل ألف دولار
    Ona bir saat içerisinde yapmam gereken otobüs seferim olduğunu söyledim. Open Subtitles أخبرتها أن معي ترخيص حافلة ينتهي بعد ساعة واحدة.
    Bir saat içerisinde bir aramız var. Hadi toparlamaya çalışalım, lütfen. Open Subtitles لدينا إستراحة بعد ساعة لنحاول أن نجربها جميعا، رجاءا
    Önümüzdeki bir kaç saat içerisinde, efendim. Open Subtitles خلال الساعات القليلة القادمة يا سيدى سيدى الرئيس
    Detaylar, önümüzdeki birkaç saat içerisinde açıklanacaktır. Open Subtitles ستعرفون ذلك خلال الساعات القليلة القادمة
    Saygısızlık etmek istemem Bayan Başkan ama son on iki saat içerisinde verdiğin bu ikinci gözdağı kalmayı daha çok istememe sebep oluyor. Open Subtitles مع فائقِ الاحترام سيّدتي العمدة، تهديدكِ لي مرّتين في الساعات الاثنتي عشرةَ الماضية، يدفعني أكثر للمكوث.
    Ve bunu önümüzdeki bir saat içerisinde yapacaksın. Yoksa birileri ölmeye başlar. Open Subtitles أريدك أن تقوم بهذا خلال الساعة القادمه أو سأقوم بقتل الجميع
    Ama korkarım ki, bir saat içerisinde ölmüş olacaksın. Open Subtitles ولكنني أخشى عليك أن تكون ميتاً في غضون ساعة
    Ve Calypsol'ün gerçekten çok az bir yarı-ömrü var, yani birkaç saat içerisinde vücudunuzdan atılıyor. TED والكليبسول لديه صلاحية قصيرة، وهذا يعني بأنه يخرج من جسمك في غضون ساعات قليلة.
    Çocuklar iki saat içerisinde burada olacak o yüzden herkes işinin başına dönsün. Open Subtitles أنا المسئولة المشاركة إذًا ، الأطفال سيكونون هنا في ساعتين
    - Önümüzdeki bir kaç saat içerisinde müsait misin? - Sanırım öyle. Ne oldu ki? Open Subtitles هل انت متفرغ للساعت القادمة القليلة اعتقد ذلك ، ولكن لم؟
    Eğer iki saat içerisinde babam geri dönmezse kendi iyiliğiniz için yola koyulmalısınız. Open Subtitles إان لم يعد ابانا خلال ساعتان أنت يجب أن تكمل طريقك، من أجل مصلحتك.
    3 saat içerisinde aşı olmazsan senin yerine başka birini bulmak zorunda kalacağım. Open Subtitles و إن لم تحصل على حقنتك بالثلاث ساعات القادمة قد أضطر لتعيين غيرك بسرعة
    Eğer önümüzdeki 12 saat içerisinde, bir şeyler yaparsam çok üzüleceğim. Open Subtitles إذا إستطعت إكمال ال12 ساعة القادمة من دون عمل شيئ سأندم عليه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more