Koleksiyonumu bastırmak için 1500 saate daha ihtiyacım vardı. | TED | واحتجت إلى 1500 ساعة أخرى من الطباعة للانتهاء من طباعة مجموعتي. |
Azalttım Safhası 3'ün bugün tamamlanmış olması gerekiyordu, ve şimdi sen bana 36 saate daha ihtiyacın olduğunu söylüyorsunuz. | Open Subtitles | نحن مخططون لنكمل المرحلة 3 لإزالة التلوث اليوم والآن تخبرني أنك تريد 36 ساعة أخرى |
Luke, annenle yarım saate daha ihtiyacımız var. Bazı tahliller yapmamız gerekiyor. | Open Subtitles | (لوك)، اعطنا نصف ساعة أخرى مع أمك يجب أن نجري بعض الفحوصات |
İşlem nasılsa öyle. En az 24 saate daha ihtiyacım var. | Open Subtitles | سوف أحتاج ألى 24 ساعة أخرى على الأقل. |
Bir saate daha ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن فقد نحتاج إلى ساعة أو نحو ذلك |
- Dinle, bir saate daha ihtiyacımız var, Frank. - Üç dakikanız var. | Open Subtitles | إسمعني, سنحتاج إلى ساعة أخرى، (فرانك) لديكم 3 دقائق |
- En azından bir saate daha ihtiyacım var. - Olmaz bu. | Open Subtitles | أحتاج على الأقل ساعة أخرى انه لن يطير |
Bir yarım saate daha ihtiyacım var. | Open Subtitles | أحتاج لنصف ساعة أخرى. |
Bay Casey'nin evraklarını bitirmek için bir saate daha ihtiyacım var. | Open Subtitles | سأحتاج إلى ساعة أخرى فقط لإنهاء وثائق السيد (كايسي) |