Sadece o da değil, görünüşe bakılırsa silahları onlara kendisi vermiş. | Open Subtitles | وليس ذلك فقط ولكنه اكتشف انه قد أعطاهم الأسلحة بنفسه |
Sadece o da değil. Bunu yapmaya hakkımız var. | Open Subtitles | . وليس ذلك فقط . سيكون لدينا الحق بجانبنا |
Sadece o da değil, bu şirketi kurman için sana yardım edeceğim. | Open Subtitles | وليس ذلك فقط , سوف أساعدك في بناء هذه الشركة |
Sadece o da değil renksizden, sütlü yeşile dönüştü. | Open Subtitles | لا , ليس هذا فقط لقد تحول لونه من شفاف إلى أخضر لبني |
Sadece o da değil, senaryoları bile yazdım... | Open Subtitles | ،وليس هذا فقط لقد كتبتُ هذا الـسيناريو |
Sadece o da değil şuna bir bak. | Open Subtitles | ليس ذلك فقط, بل أنظر إلى هذا. |
Ve Sadece o da değil. | Open Subtitles | ولم يكن ذلك فقط |
Sadece o da değil. | Open Subtitles | وليس ذلك فقط. |
- Sadece o da değil. | Open Subtitles | ليس ذلك فقط |