"sadece onunla" - Translation from Turkish to Arabic

    • معه فحسب
        
    • معه فقط
        
    • معه وحسب
        
    • معها فقط
        
    • إليه وحسب
        
    • معه لوحده
        
    • معه بخصوص
        
    • هذا عليها فقط
        
    • إليه فقط
        
    • بها فقط
        
    Sadece onunla uğraşıyordum. Parayı tutmayacaktım. Open Subtitles كنتُ أعبث معه فحسب لم أكن أنوّي الإحتفاظ به
    Park, dondurma, bir sürüş. Sadece onunla ol. Open Subtitles المتنزه، مثلجات، جولة بالسيارة، كن معه فحسب.
    Tanrım Sadece onunla bir günüm daha olabilseydi sadece bir gün daha. Open Subtitles إلهي، لو كان بإمكاني أن أحصل على يوم آخر معه فقط يوم أخر
    Rajah Sadece onunla oynuyordu, değil mi Rajah. Open Subtitles راجا" كان يلعب معه فقط" "ألست كذلك يا "راجا؟
    Sadece onunla bir konuş, ama sakın sakın ona çok yaklaşma, çünkü kulaklarından birisini istediğinden çok emin değilim. Open Subtitles . . تحدث معه وحسب ولا تقترب منه لأنني لست متأكد
    Sadece onunla olmaya evet dersem yüz milyarlarca kadına hayır demiş oluyorum. Open Subtitles حسناً ، إن قلت نعم لأن أكون معها فقط في الواقع ، أنـا أقولُ لا إلى مئات الملايين من النساء
    - Sadece onunla konuşmak istiyorum. Open Subtitles لا, أريد التحدث إليه وحسب - دعك منه -
    Sadece onunla yanlız başıma biraz zaman geçirmek istedim... şimdi ise geçiremiyorum. Open Subtitles أنا أردت فقط القضاء بعض الوقت معه لوحده والآن لا أستطيع
    Tam olarak bilmiyorum. Sadece onunla konuşmak istiyorum. Open Subtitles لا أعلم بالضبط أريد التحدُّث معه فحسب
    Sadece onunla konuşmak istiyoruz. Open Subtitles نحن نريد الكلام معه فحسب.
    Sen Sadece onunla görüşeceksin. Open Subtitles لذا, فقط... إجلس معه فحسب,
    Sadece onunla konuşmak istiyorum. Götürün onu. Open Subtitles أريد فقط التحدث معه فقط خذوها بعيداً
    Sadece onunla anlaşırım. Open Subtitles أنا أتعامل معه فقط
    Sadece onunla kalmaya çalış. Open Subtitles حاول البقاء معه فقط.
    Sadece onunla çalışmak çok zor. Open Subtitles أنا اكره العمل معه وحسب
    Sadece onunla birlikte olmak istemiştim. Open Subtitles كنت أريد أن أكون معه وحسب.
    Sadece onunla birlikte mektuba bir bakacağımı söylemiştim. Open Subtitles لقد قلت اني سالقي عليها نظرة معها فقط, لا اريد
    Sadece onunla konuşmak istiyorum. Open Subtitles أريد أن أتحدث معها فقط
    - Sadece onunla konuşacağım. Open Subtitles -إنني سأتحدّث إليه وحسب
    Sadece onunla konuşmak istiyor. Open Subtitles انه يريد التحدث معه لوحده
    Sadece onunla fizik tedavisini konuşmam gerekiyor. Open Subtitles أردت الحديث معه بخصوص جلسات العلاج الطبيعي
    Ve Sadece onunla ilgili olmayacak, düğün endüstrisinin insanları nasıl da kazanç için bir araca dönüştürdükleri ile ilgili olacak. Open Subtitles لن يكون هذا عليها فقط سيكون نظرة عامة حوّلَ كيفية صناعة الزفاف تحول الزفاف ... من شيء مهم جدا...
    Sadece onunla konuşayım, tamam mı? Open Subtitles كلّا, دعه و شأنه سأتحدّث إليه فقط,لا تقلق
    Film um urumda değil, Ben Sadece onunla ilgileniy orum. Open Subtitles انا غير مهتم بالفيلم انا مهتم بها فقط

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more