"sahip olmaktan" - Translation from Turkish to Arabic

    • امتلاك
        
    • أن يكون لهم
        
    • من الحصول
        
    • أن تحدث لإمتلاك
        
    Hayatta tutku ve aşka sahip olmaktan daha iyi bir şey yoktur! Open Subtitles لا يوجد شيء أفضل من امتلاك العاطفة والحب
    Muhtemelen kendi maymununa veya öyle bir şeye sahip olmaktan daha iyi. Open Subtitles ربما أفضل من امتلاك قرد الخاصة بك أو شيء من هذا.
    Her şeye sahip olmaktan daha iyi bir intikam mı olur? Open Subtitles أيّ انتقام أحلى مِن امتلاك كلّ شيء؟
    Sokağa attılar çünkü bu bu lanetlenmiş, farklı bir kız evlada sahip olmaktan daha kolaydı. Open Subtitles تخلصوا مني لأن هذا أسهل من أن يكون لهم إبنه مختلفه طفله أصابتها لعنه
    Sokağa attılar çünkü bu bu lanetlenmiş, farklı bir kız evlada sahip olmaktan daha kolaydı. Open Subtitles تخلصوا مني لأن هذا أسهل من أن يكون لهم إبنه مختلفه طفله أصابتها لعنه
    Peki liderinizi uçan bisikletlere sahip olmaktan daha mı çok seviyorsunuz? Open Subtitles حسناً إذاً، أتحبون القائد، أكثر من الحصول على دراجات طائرة جديدة بعلامتها التجارية الخاصة؟
    Ve bu benim görüşüm, bu olay süper ve güvenilir... bir yazılıma sahip olmaktan daha önemli. Open Subtitles وهذا في نظري اهم بكثير من الحصول على برامج قوية ومعتمدة
    Bu dünyada, tıp alanında doğal bir yeteneğe sahip olmaktan... çok daha kötü şeyler var. Open Subtitles هناك أشياء أسوأ في هذا العالم يمكن أن تحدث لإمتلاك قابلية طبيعية للطب
    Sana söylediklerimi hatırla, her şeye sahip olmaktan daha iyi bir intikam yoktur. Open Subtitles تذكّري ما قلته لكِ... -ما مِنْ انتقام أفضل ... -مِن امتلاك كلّ شيء
    Değer verdiğim insanları koruyamayacaksam bu güçlere sahip olmaktan ne anladım ben? Open Subtitles {\pos(190,235)} وما الجيد في امتلاك تلك القدرات إن لم اقدر أن احمي من اهتم بهم؟
    Sadece bütün o güce sahip olmaktan korkuyorsun. Open Subtitles -أنتِ تخشين مِن امتلاك كلّ تلك القوّة
    Bir haber kanalına sahip olmak yer detektörü yazılım şirketi sahip olmaktan çok daha havalı. Open Subtitles أفضل من امتلاك شركة برمجيات.
    Kendi telefonuma sahip olmaktan sadece 3 ay uzaktaydım, şimdi annem asla telefon almama izin vermez. Open Subtitles لقد كنتُ على بعد 3 أشهر من الحصول على جوالي الخاص والأن أمي لن تدعني أحصل عليه أبداً
    Masum sayilabilecek kuralları delmiş olan insanlara uygulaniyor ve maalesef işkence soruşturmanın en ucuz yolu. Yasal bir sisteme sahip olmaktan bile ucuz avukat masraflarından ve devletten gelen yardımlardan bile ucuz ve çoğu zaman böyle işlemekte. TED إنه للناس الذين قاموا بخرق القانون وبكل أسف لأن التعذيب هو أرخص أنواع التحقيق كلفة -- إنه أرخص من الحصول على نظام قانوني، وأرخص من تعيين محامي وحصول مبكر على مستشار -- وهو ما يحدث في أغلب الأوقات.
    Latin Amerikalı büyük ekonomist Hernando de Soto, dünyadaki bir numaralı sorun bu diyor. Ekonomik devinim açısından, banka hesabına sahip olmaktan daha önemli çünkü arazinizin geçerli bir tapusu yoksa, ona karşılık borç alamazsınız ve gelecek için plan yapamazsınız. TED الإقتصادي الأمريكي اللاتيني العظيم (هيرنادو دو سوتو)، يقول أن هذه هي القضية رقم واحد في العالم من حيث الحراك الاقتصادي، أكثر أهمية من الحصول على حساب بنكي، لأنه إذا لم يكن لديك عنوان ساري لأرضك، لا يمكنك الإقتراض بموجبه، ولا يمكنك التخطيط للمستقبل.
    Bu dünyada, tıp alanında doğal bir yeteneğe sahip olmaktan... çok daha kötü şeyler var. Open Subtitles هناك أشياء أسوأ في هذا العالم يمكن أن تحدث لإمتلاك قابلية طبيعية للطب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more