"sahtesini" - Translation from Turkish to Arabic

    • تزوير
        
    • مزيفة
        
    • تزييف
        
    • المزيف
        
    • المزيفة
        
    • مزيف
        
    • بتزييف
        
    • تزيّف
        
    • لتزييف
        
    • تزييفه
        
    • التزوير
        
    • نزوره
        
    • لصائغ
        
    • صنع نسخة مزورة
        
    • اللوحة المزوّرة
        
    Eski banknotların sahtesini yapmaya çalıştıklarını düşünüyorlar çünkü sahtesini yapmak ve yutturmak daha kolay. Open Subtitles يعتقدون بأنهم ربما كانو يحاولون تزوير القديمة لأنها أسهل تزييفاَ وتمريراَ
    sahtesini yaşamak bile zor. Open Subtitles ويبدو أنه من الصعب أن يكون لديك علاقة مزيفة ، كذلك.
    Oh, eğer suyun sahtesini yapabilirsek, o zaman eminim ki oyunun hit olacaktır. Open Subtitles أوه، حسنا، نستطيع تزييف الماء ثم أنا متأكد مسرحيتك ستكون رائعه
    Bana sahtesini sattın. Gerçek yüzüğü istiyorum, şimdi. Open Subtitles لقد بعت لي المزيف أريد الحقيقي الآن
    emrim sana tablonun gerçeğini almandı... sahtesini değil! Open Subtitles الاوامر كَانتْ أَنْ نحصل على الصورة الأصيلة، لا المزيفة.
    Bu alanlarda hesap açıp açmayacaklarını izlemeliyiz. Ve Merkez Bankası internet sitesinin sahtesini yapmalıyız. Open Subtitles وكذلك يجب علينا أن نبني مدخل مزيف لبنك الإدخار الفيدرالي
    Duş fotoğrafının sahtesini yaptığını ve açığa çıktığını söyle. Open Subtitles و أنك قمت بتزييف صورة الإستحمام و أنك الآن تود الإعتراف بكل شيء.
    Böyle bir şeyin sahtesini yapamazsın. Hayır, yapamazsın. Open Subtitles أنت لا يمكن أن تزيّف شيء ما مثل ذلك
    Baskalarinin eserlerinin sahtesini yapabilecek kadar yetenekliydim. Open Subtitles أصبحتُ موهوباً بما يكفي لتزييف فنّ الآخرين.
    Herhangi biri bunun sahtesini yapabilir, ki bu gerçek olsa bile ondan tek bir kuruş bile koparamayacaksın. Open Subtitles أي شخص بإمكانه تزوير هذا و حتى لو كانت حقيقة أنت لن تحصلين على أي فلس من هذا
    Herhangi biri bunun sahtesini yapabilir, ki bu gerçek olsa bile ondan tek bir kuruş bile koparamayacaksın. Open Subtitles أي شخص بإمكانه تزوير هذا و حتى لو كانت حقيقة أنت لن تحصلين على أي فلس من هذا
    Ben Franklin'e ait bir şarap şişesinin sahtesini yapacaktık. Open Subtitles زجاجة مزيفة من النبيذ والتي يملكها بن فرانكلين
    Yani 200.000 loto bileti almak için 400.000 tane sahtesini mi bastırdın? Open Subtitles إذاً ، بالإضافة لشراء200.000 تذكرة طبعت 400.000 مزيفة
    Resimlerin sahtesini yapmakla, katil arıları yetiştirmekle, ve sanırım mücevher kaçakçılığıyla. Open Subtitles تزييف اللوحات تربية النحل القاتل، ربما وتهريب المصوغ
    Belki bilekliğin sahtesini yapabilirsiniz ama tomografinin sahtesini yapamazsınız. Open Subtitles لربما اكونُ قادراً على تزييف ربطة المعصم لكن لايمكنكَ ان تزيف فحصاً مجهرياً
    Ben artık beğenmiyorum onu. Güzel. Sen de sahtesini al. Open Subtitles عظيم, هذا هو العقد المزيف
    Aranızdan birinin bana sahtesini kakalayıp gerçeğiyle yol almasını istemiyorum. Open Subtitles لا أريد أن يخرج أحدكم بالحقيقية بينما أجد نفسي مع المزيفة
    Sadece bir Baş Büyücü Tarikat Kutusunun sahtesini yaratabilir. Open Subtitles فقط ساحر من المرتبه الاولي يمكنه صنع صندوق "أوردين" مزيف بالسحر.
    Federal bir suçta kullanılan resmin sahtesini yaptınız. Open Subtitles لقد قمت بتزييف اللوحة التي استخدمت في جريمة فيدرالية
    Böyle bir şeyin sahtesini yapamazsın. Hayır, yapamazsın. Open Subtitles أنت لا يمكن أن تزيّف شيء ما مثل ذلك
    Peki bu idamın sahtesini kim ayarladı? Open Subtitles مَن لديه هذا النوع من النفوذ لتزييف موتها؟
    Ses örneklerini karmaşık bir yazılım kullanıp birleştirdikten sonra sahtesini yapmış olmalı. Open Subtitles لابدّ أنه تمّ تزييفه بعيّنة من صوتها، ثمّأُعيدترتيبالصوت.. ببرنامجمتطوّرجداً،لذا ..
    Yüzlüklerin sahtesini yapmak iki katı zordur çünkü kalem testini geçmeleri gerekir. Open Subtitles المئات صعبه جداً في التزوير لأنه صعب التغلب على القلم.
    sahtesini yapmak zorundayız. Open Subtitles علينا أن نزوره
    Mücevherciye gittim ve sahtesini yaptırdım, işte böyle. Open Subtitles ذهبت لصائغ و صنعت خاتم يشبهه هكذا لم تعرف
    Eğer bir resim çalınır ve biri sahtesini piyasaya sürmeye kalkışsa bile, kenarlar çerçeveyle uyuşmaz. Open Subtitles أو حاول أحدهم صنع نسخة مزورة فأن الزوايا لن تتطابق
    Justin'i öldürseydi elinde Van Gogh olurdu, benden sahtesini çalmamı istemezdi. Open Subtitles لو كان مُستعداً لقتل (جاستن)، فسيكون بحوزته لوحة (فان غوخ) بالفعل، -وما كان ليطلب منّي سرقة اللوحة المزوّرة .

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more