"sakin bir hayat" - Translation from Turkish to Arabic

    • حياة هادئة
        
    Uzun zamandan beri beladan uzak, sakin bir hayat yaşıyorum. Open Subtitles منذ وقت طويل والآن أعيش حياة هادئة خالية من المشاكل
    Yaşlı Ding bir süre gözlerden uzak sakin bir hayat sürdü. Open Subtitles ،بينما عجوز آخر اسمهُ دينغ يعيش حياة هادئة .غير مُلفتة للإنتباه
    İkinci bir suçlama basit olmayacaktır. - Şu andan itibaren sakin bir hayat süreceğim. Open Subtitles الأدانة الثانية لن تكون سهلة, حياة هادئة من الآن فصاعدا
    Bende öyle. Lembridge'den ayrıldığımda, Doktor Morton'a Londra'ya sakin bir hayat sürmeye geldiğimi söyledim. Open Subtitles عندما غادرت لامبريدج, قلت لدكتور مورتون اننى ذاهب الى لندن لأقضى حياة هادئة
    İngiliz, Amerikalı ve Fransızlar hep sessiz, sakin bir hayat peşindeydiler. Open Subtitles عاشت القطاعات البريطانية والأمريكية والفرنسية حياة هادئة نسبيًا
    Bütün işaretler, sakin bir hayat sürdürdüklerini gösteriyor. Open Subtitles كلها اشارات على كونهما يعيشان حياة هادئة
    Alice Emerson'ın kocası sakin bir hayat sürdüklerini söylüyor. Open Subtitles زوج أليس إيمرسون قال إنهم عاشوا حياة هادئة
    Kirlenmemiş bir yer bulup sakin bir hayat süreceğim. Open Subtitles أنا سَأَجِدُ مكانَ لا تشوبه شائبةَ لنعيش حياة هادئة
    Dünya üzerinde sakin bir hayat için garanti verdiğimiz tek yerde yaşıyoruz. Open Subtitles ونعيش في المكان الوحيد على الأرض حيث نضمن حياة هادئة
    Sadece sakin bir hayat sürmek isteyen kahramanmışsın gibi rol yapma bana. Open Subtitles لا تقل لي أنك تتظاهر كالبطل الذي اراد حياة هادئة فقط؟
    Belki Amerika'ya gidip, sakin bir hayat yaşarım Open Subtitles ربما أذهب إلى "أمريكا" و أعيش حياة هادئة.
    Belki Amerika'ya gidip, sakin bir hayat yasarim Open Subtitles ربما أذهب إلى "أمريكا" و أعيش حياة هادئة.
    Çok sakin bir hayat yaşamak zorundasın. Beladan uzak dur. Sıradan yaşa. Open Subtitles ستضطر لأن تحيا حياة هادئة ، ابتعد عن المتاعب وحاولأنلا يلاحظكأحد ،حظ سعيد .
    sakin bir hayat istiyor Open Subtitles اسطبلات، كما تعلمون، يريد حياة هادئة.
    Bildiğim kadarıyla sakin bir hayat yaşıyordu. Open Subtitles كان يحيا حياة هادئة على حد علمي.
    - sakin bir hayat istiyorum. - İddiaya girerim buna. Open Subtitles أريد حياة هادئة - سأراهن على ذلك -
    - sakin bir hayat. Open Subtitles أجل ؟ حياة هادئة ؟
    sakin bir hayat istiyorum. Open Subtitles أنا أريد حياة هادئة
    sakin bir hayat süreceğim. Open Subtitles عيش حياة هادئة.
    - sakin bir hayat olacak. Open Subtitles - تقصدين حياة هادئة ..

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more