"saklamıştır" - Translation from Turkish to Arabic

• أخفى
• أخفته
• خبأها
• خبأهم
• بإخفائها

Batı dünyası her zaman istenilmeyenleri saklamıştır.
العالم الغربي لطالما أخفى الغير مرغوب

Belki senden saklamıştır. Kim bilir?
لربّما أخفى الأمر عنكِ، مَن يدري؟

Bahsi geçen istihbarat ajanına bipolar teşhisi konulmuş ve bu durumunu 10 yıldan uzun süredir üstlerinden saklamıştır.
الضابطة المقصودة، تمّ تشخيصها كـ ثنائية القطب، شيء أخفته على رؤسائها

Pislik, ya senin odana ya da benimkine saklamıştır.
لقد خبأها الحقير إما في غرفتي أو في غرفتك

Eminim Brick onları bir yerlere saklamıştır.
أنا متأكده أن بريك قد خبأهم فى مكان ما يجب أن تسأله

Muhtemelen periler saklamıştır.
لابدَّ أنَّ الجنيّات قاموا بإخفائها

Belki parayı bir şilteye saklamıştır.
ربما أخفى المال في مكان ما.

Belki de Larsen dosyalarını boş bir araziye saklamıştır.
ربما أخفى ملفات (لارسن) بمكانٍ مجهول. ينتظر حتّى ينسوا الجميع الأمر.

Belki de elmasları evine saklamıştır.
ربما أخفى الماس هناك

- Kör falan değil, bizi oyalıyor! Onu bir yerlere saklamıştır.
لقد أخفته في مكان ما

Kendi saklamıştır.
‫لا بد من أنها أخفته بنفسها‬

Belki bir yerlere saklamıştır.
-ربّما أخفته في مكان ما

Pekala, öyleyse bir yerlere saklamıştır.
حسناً إذاً خبأها بمكان ما

Belki daha önce saklamıştır.
حسنا ,ربما خبأها قبل ذلك

Beki de, bu sene hepsini saklamıştır.
-أنا لا أفهم ربما قد خبأهم جيدًا هذه السنة

Beki de, bu sene hepsini saklamıştır.
ربما قد خبأهم جيدًا هذه السنة

Ya da Matthew'un peşinde olduğunu bildiği için saklamıştır.
أو ربما قام بإخفائها لأنه علم أن (ماثيو) يطارده