Bu sabahki terörist saldırılarına karışmış bir adamın bulunduğu bir rehine durumu var. | Open Subtitles | لدينا حالة اختطاف رهينة متورط بها أحد الرجال المسؤلين عن الهجمات الارهابية هذا الصباح. |
İfade özgürlüğünün kalesinden yapılan sansür saldırılarına karşı fazladan sunucuya ihtiyacımız olacağını kim tahmin ederdi? | Open Subtitles | أعني من فكر بأننا نحتاج مخدم إضافي لمقاتلة الهجمات من الخطاب الحر |
Bu dünya dışı görevlerimiz sayesinde uzaylı saldırılarına karşı kendimizi müdafaa etmemize yardımcı olan ileri teknolojiler elde ettik. | Open Subtitles | بالوسائل من مهمات العوالم الخارجية، حصلنا على تقنية متقدمة والتي ساعدتنا في الدفاع عن الأرض ضد هجمات الفضائيين العديدة |
Iselin'in aptalca saldırılarına çok fazla üzülmemiş olmanızı umuyorum. | Open Subtitles | أخدم نفسك أرجو ألا تكون هجمات المعتوه آيسلين قد ضايقتك |
Jax, Clay'i Göçebe saldırılarına bağlayan hiçbir kanıtın yok. | Open Subtitles | جاكس " إنه لا يملك أي دليل " لعلاقة " كلاي " بهجمات الرحالة |
Kuzey Bölgesi Komutanı, yeni Hizbullah saldırılarına karşı hazırlıklı olmamız gerektiğini belirtti. | Open Subtitles | ولكن قائد المنطقة الشمالية صرح أننا يجب أن نكون مستعدون في حالة أن يجدد حزب الله هجماته |
İtiraf etmeliyim ki ne onun bu ahlaksız saldırılarına ne de şehvetinin boyutuna hazırlıklıydım. | Open Subtitles | انا اعترف اننى لم اكن مستعدا لقوه هجومها ومدى اتساع شهيتها |
Sen bu davaya karışmakla onların saldırılarına açık olabilirsin. | Open Subtitles | وبما أنك متورطة في هذه المحاكمة يجعلك هذا عرضة لهجماتهم |
Bana Esther'in bize karşı süren saldırılarına karşı bir korunma gerek. | Open Subtitles | ما أحتاجه هو الحماية من إعتداءات (إيستر) المتتابعة علينا. |
Dışişleri Bakanlığı, yoğun kartel saldırılarına cevap verebilecek kabiliyette bir aktif ajan seçmek istiyor. | Open Subtitles | إدارة الولاية تسحب عميلا ًمن الميدان يكون متخصصا في الرد 'على تصاعد نشاط الـ'كارتل. |
Ama hava saldırılarına başlama oldu mu? | Open Subtitles | ولكن , توقفي فقط عن الهجمات الجوية |
Biliyor musun, Başkan'ın bindiği 18 tonluk askeri zırhlı Cadillac CTS, gaz, kimyasal ve füze saldırılarına dayanıklıymış. | Open Subtitles | أتعلم أن الرئيس يُتنقل بسيارة "كاديلاك" تزن 18 طن مصفحة ضد الهجمات الصاروخية و الكيميائية؟ |
20 yıl önce Central City bir dizi terörist saldırılarına maruz kalmıştı. | Open Subtitles | قبل 20 عام، تعرضت "سنترال ستي" لسلسلة من الهجمات الإرهابية. |
Dünyanın etrafında gece gündüz çalışan merkezi istihbarat teşkilatı olmadan, nükleer savaş, terör ve siber saldırılarına karşı kendimizi nasıl savunabiliriz? | Open Subtitles | كيف يمكن أن ندافع عن أنفسنا ضد الحرب النووية والهجمات الإرهابية، - - الهجمات السيبرانية دون الاستخبارات المركزي على مدار الساعة؟ |
Onlara bu üniformalı canavarların saldırılarına karşı koymayı öğrettim. | Open Subtitles | علّمتهم كيف يقاومون هجمات الوحوش في الزيّ الرسميّ |
Açık kalırsa, yine iblis saldırılarına karşı savunmasız olursun. | Open Subtitles | إذا بقيت مفتوحة سوف يكون عرضة إلى هجمات الشياطين مرة أخرى |
Ebola 11 Eylül ve şarbon saldırılarına kadar oldukça göz ardı edildi, birdenbire insanlar Ebola'yı potansiyel bir bioterrörizm silahı olarak algıladı. | TED | إيبولا تم تجاهلها نسبياً حتى هجمات الجمرة الخبيثة في الحادي عشر من سبتمبر عندما تفاجئ الجميع بحجم الخطر الذي يمكن ان تسببه إيبولا والتي يحتمل أن تكون أسلحةً كيميائيةً للإرهابيين. |
Hizbullah'ın saldırılarına karşı nasıl adımlar izleyeceksiniz? | Open Subtitles | ما الخطوات التى ستتخذوها للحد من هجمات " حزب الله " ؟ |
Batı hedeflerinin siber saldırılarına karşı hazırlanmak için büyük TIANHE 2 süper bilgisayarları kullanıyorlarmış. | Open Subtitles | تيانهي-2 ضخمة كمبيوترات خارقة يستخدمونها ليقوموا بهجمات إلكترونية ضد أهداف غربية |
20 yıl önce Central City bir dizi terörist saldırılarına maruz kalmıştı. | Open Subtitles | منذ 20 عاماً مضت، ضُربت (سنترال سيتي) بهجمات إرهابية متتالية ... |
Avcımız dün gece cinayetle çizgiyi aşmasaydı saldırılarına devam etmesini isterdim. | Open Subtitles | إذا لم يتعد قاتلنا الخط و يصل الأمر للقتل الليلة الماضية سأكون ميال جدًا للسماح له بمتابعة هجماته |
Ama Charles ile evlenmesine izin verirsek İskoçya'daki saldırılarına bir son vereceğini söyledi. | Open Subtitles | لكن لو سمحنا لها بالزواج من تشارلز, قالت بأنها ستحد من هجومها على أسكتلندا. |
Biz de saldırılarına karşılık verebilmen için Mach 5'te değişiklikler yaptık. | Open Subtitles | لذا قمنا بتعديل الـ(ماك 5 ... ) للتصدي لهجماتهم. |
Bana Esther'in bize karşı süren saldırılarına karşı bir korunma gerek. | Open Subtitles | ما أحتاجه هو الحماية من إعتداءات (إيستر) المتتابعة علينا |
Dışişleri Bakanlığı, yoğun kartel saldırılarına cevap verebilecek kabiliyette bir aktif ajan seçmek istiyor. | Open Subtitles | إدارة الولاية تسحب عميلا ًمن الميدان يكون متخصصا في الرد 'على تصاعد نشاط الـ'كارتل. |