"saleem" - Translation from Turkish to Arabic

    • سليم
        
    Ulusla aynı yaşta olan bebek, romanın kahramanı Saleem Sinai'dır. TED الطفل الذي يماثل عمره عُمر الأمة يُدعى سليم سيناي، بطل الرواية.
    Bu gizemler, en büyük bilmeceyi de içeriyor: Saleem'in sihirli güçleri vardır ve bir şekilde doğum zamanı ile ilgilidir. TED سليم لدية قوي سحرية، وتشمل هذة أكبر لعز على الأطلاق، وهي مرتبطة بطريقة أو بأخرى بوقت ولادته.
    Saleem, hem büyülü olaylara hem de tarihi bağlamlara keyifli bir rehber olarak hareket ediyor. TED يعمل سليم كدليل محبوب إلى الأحداث السحرية والسياق التاريخي على حد سواء.
    Saleem anlatıyor: ''Kimim, neyim ben? Cevabım: Ben, benim yeteneğimden etkilenen dünyadaki her şey, herkesim. TED يروي سليم: من أنا؟ إجابتي: أنا كل شخص وكل شيء موجود في العالم تأثر بي.
    Bir Yahudi Omer Saleem'i vurdu çünkü Saleem'in dükkânını soyacağını fark etti. Open Subtitles اليهود أطلقوا النار على عُمر سليم لأن سليم
    Saleem'in üstünde silah bile yoktu. Open Subtitles كان في طريقهِ لسرقة مُتجر. سليم لم يكن لديه حتى سلاح
    Telepatik güçleriyle Saleem, gece yarısı çocuklarından oluşan - suya daldırıldığında cinsiyetini değiştiren bir çocuk ve çok dilli yapışık ikizleri içeren geniş bir ağ ile bağlantı kuruyor. TED مع سلطاته في التخاطر، يقيم سليم اتصالات مع أطفال منتصف الليل بما في ذلك الرقم الذي يمكن أن يكون خطوة عبر الزمن والمرايا، الطفل الذي يغير جنسه عند غمره في الماء، والتوائم الملتصقة متعددة اللغات.
    Saleem gibi 1947'de doğmuş olan Rushdie, Hindistan ve İngiltere'de eğitim gördü. Kıtalar arası geçmişi, politik yorumları ve büyülü gerçekçiliği ile ünlüdür. TED رشدي، الذي مثل سليم ولد في عام 1947، تلقى تعليمه في الهند وبريطانيا، اشتهر عبر القارات بالتاريخ، وأرائه السياسية، والواقعية السحرية.
    - Saleem ne güne duruyor? - Saleem dün sınırdışı edildi. Open Subtitles لماذا لم ترسل سليم لقد نُقل سليم بالأمس
    Her şey Saleem ve adamlarının çölde bir yerde direnebilmeleri için. Open Subtitles كل ما يحتاجه (سليم) و رجاله للبقاء على الحياة في الصحراء
    Saleem'in söyleyeceklerini duymak isteyenler, o 2 dakika içinde burada olacak. Open Subtitles - لمن يريد أن يعرف ما وجده سليم - سيصل خلال دقيقتين
    Saleem'in adamları canını yakmak için çok uğraştı, ama hala iyi durumda. Open Subtitles ,رجال (سليم) وضعو عالم من الاذى عليها لكن اعتقد انها قادرة على العيش
    Kuzey Afrika'da Saleem Ulman adında birinin yönettiği bir kamp. Open Subtitles مع موقع مخيم في شمال إفريقيا الذي يدار من طرف رجل يسمى (سليم أولمام)
    Başka biri daha ölmeden, Saleem Ulman'ın durdurulması lazım. Open Subtitles يجب إيقاف (سليم أولمان) قبل أن يموت شخص آخر
    Saleem'in kampına doğru yol aldığını biliyoruz, Bulmak zorunda olduğumuz şifrenin anahtarı da oradaydı. Open Subtitles نعرف أنها كانت متوجهة لمخيم (سليم) و أنها كانت تحتوي برنامج لفك شفراتنا
    Saleem Ulman'ın Caf-pow içmeden duramayacağı teorisine dayanarak, özel kuvvet göndermeyeceğiz! Open Subtitles ان (سليم اولمان) لا يستطيع العيش من دون قهوته اليومية!
    Aracıyı öldürdüm... ve adamını sonra onları, beni Saleem'in kampına götürmeye zorladım. Open Subtitles لقد قتلت المُرسَل و المسلح الذي معه (بعد أن أجبرتهم على أخذي لمخيم (سليم
    Etkisiz hale getirilmeden önce... Saleem'e çok yaklaşmıştım. Open Subtitles (لقد تمت محاصرتي قبل أن أنال من ظفر (سليم
    Unutma Saleem'in ortanca kızının ismi Raheela. Open Subtitles "تذكّر إبنة (سليم) الوسطى تُدعى (رحيلا)."
    Mac'e Saleem'i getirmesini söyle. Open Subtitles قل لماك أن يحضر سليم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more