Salem'daki genelev meselesini bizzat kendim araştıracağım. | Open Subtitles | .. سوف أتفقّد أمر هذا الماخور في "سالم"، بنفسي |
Kendini Cehennem'in sonsuzluğuna teslim etmen, ve Salem'daki her bir canı kurtarman. | Open Subtitles | سلّم نفسكَ لأبدية في الجحيم "وأنقذ كل شخص في "سالم |
Malum, Salem'daki cadı paniğine dair tek bir öykü kalabilir. | Open Subtitles | كما ترين، يجب ألّا .. توجد سوى رواية واحدة "لأحداث رعب الساحرات في "سالم |
Salem'daki darağacı veya öfkeli bir topluluk içermeyen tek buluşmayı kaçırmamalı. | Open Subtitles | لا يمكن لاحد ان يفوت اجتماعا نادرا في سايلم ليس فيه حبل مشنقة وحشد غاضب |
Salem'daki diğer genç erkekler gibi sana yalakalık yapmıyor diye mi? | Open Subtitles | لانه لا يخدم مصالحك مثل اي شاب اخر مظطرب في سايلم ؟ |
Ve Salem'daki en zengin kadın o. | Open Subtitles | وإنها أغنى إمرأة في سالم. |
Salem'daki her insan kadar karmasik biridir. | Open Subtitles | إنه معقد مثل أي رجل في سالم |
Lakin, Salem'daki her bir canı kurtarabilir. | Open Subtitles | "لكنه سينقذ حياة كل من في "سالم |
Salem'daki varlığın, bu kötü zamanımızda hepimize kuvvet verecektir. | Open Subtitles | كما حدث لي وجودك في "سايلم" يمكن أن يكون منشطًا لنا جميعًا في مثل هذهِ الأوقات المظلمة |
"Salem'daki babam, adın kutsal kılınsın. | Open Subtitles | والدي، في "سايلم" فليتقدس اسمك |
Lordum, merhum George Sibley'in hayattaki tek yeğeni tahtının varisi ve Salem'daki en zengin çocuk. | Open Subtitles | مولاي، إنهُ إبن الحي لشقيق الراحل (جورج سيلبي) و وريثُ عرشهِ "و أغنى لاصبي في "سايلم |