Baba, Sanırım Bayan Griffin sana sadece iltifat ediyordu. | Open Subtitles | أبي، أعتقد أن السيدة جريفين فقط مما يتيح لك مجاملة. |
Sanırım Bayan Clapperton günü kamarasında geçirecek. | Open Subtitles | أعتقد أن السيدة "كلابرتون" تمضي اليوم في مقصورة السفينة |
- Sanırım Bayan Ho beğenecektir. | Open Subtitles | - أعتقد أن السيدة هاو ستعجب به |
Sanırım Bayan Heather odaları henüz temizletmedi. | Open Subtitles | أعتقد أن السيدة (هيذر) لم تخلي هذه الغرفة تماماً بعد |
Sanırım Bayan Hudson tüm bunları gördüğünde birazcık(! | Open Subtitles | اجرؤ على القول بان السيدة هدسون ستكون مستاءة |
Sanırım Bayan Carson senden, sekreterimden ona bir kahve getirmeni istiyor. | Open Subtitles | أعتقد بان السيدة (كارسون) ، تود منكِ يا سكرتيرتي أن تُعدي لها كوب من القهوة. |
Sanırım Bayan Grayson onu Daniel'in aklını başına toplamasını sağlaması umuduyla "Kaçak Yolcu"ya yolladı. | Open Subtitles | أعتقد أن السيدة (غرايسن) قد أرسلته إلى الحانة (على أمل أن يتمكن من إعادة (دانيال إلى صوابه |
Sanırım Bayan Selfridge mültecilere yardım etmek istiyor. | Open Subtitles | أعتقد أن السيدة (سلفريدج) فقط تريد مساعدة اللاجئين. |
Ama Sanırım Bayan Quinn olanlara biraz kızdı. | Open Subtitles | مع ذلك أعتقد أن السيدة (كوين) خـائفة قليلا من الأمـر |
Hemşire, yarın ameliyat edecektim ama Sanırım Bayan Marks'ın bekleyecek vakti yok. | Open Subtitles | أيتها الممرضة، كنتُ سأقوم بالعملية غداً صباحاً لكن لا أعتقد أن السيدة ماركس) هنا ستتحمل الإنتظار) |